Türkiye’nin Dışişleri Bakanlığı tarafından düzenlenen 15. Büyükelçiler Konferansı’nda “İç Güvenlik, Hukuk ve İletişim” panelinde, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın gerçekleştirdiği faaliyetler üzerine açıklamalarda bulunan Altun, iletişimin kamu politikalarının ayrılmaz bir parçası olduğunu vurguladı. Özellikle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçişin ardından başkanlığın, yaklaşık yedi yıllık bir süre boyunca stratejik iletişim perspektifi ile kamuoyunu doğru, hızlı ve etkin bir biçimde bilgilendirmeye çalıştığını ifade etti.
Altun, dünya genelinde yaygın bir sorun haline gelen dezenformasyona ve kara propagandaya karşı ciddi mücadeleler verdiklerini söyleyerek, bu olguların tüm demokrasiler açısından büyük bir tehdit oluşturduğunu belirtti. Dezenformasyonun, insanlığın geleceği açısından önemli bir problem olduğuna dikkat çeken Altun, bu konudaki duyarlılığı artırmak amacıyla çeşitli projeler geliştirdiklerini vurguladı.
“PEK ÇOK ÜLKEDE HUKUK ÜSTÜ HAREKET EDEN YAPILAR”
Altun, sosyal medya şirketlerinin uluslararası alanda tarafsız iletişim platformları gibi görünmelerine rağmen, aslında çeşitli ideolojilere sahip ve dünya demokrasilerine müdahale etme çabasındaki aktörler olduğunu ifade etti. Yapay zeka teknolojilerinin yanı sıra, deep fake gibi yeni araçların dezenformasyonu daha da güçlendirdiğini belirtti.
Türkiye, son zamanlarda bu tür dezenformasyon saldırılarına maruz kalan ülkeler arasında yer aldığını dile getiren Altun, 2013 yılından itibaren süregelen sistematik dezenformasyonun iletişim ağlarını kontrol altına alma amacı taşıdığını öne sürdü. Bu mücadele çerçevesinde Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nin kuruluşunu açıkladı ve 6 Şubat 2023’te Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremler sırasında yaşanan dezenformasyon örneklerini de bu bağlamda değerlendirdi.
Altun, “Yorum esaslı değil, olgusal bazda deepfake karşıtı iletişim teknolojileriyle İsrail yalanlarıyla mücadele ediyoruz.” diyerek uluslararası düzeyde işbirliği taleplerinin arttığını belirtti. Ayrıca dezenformasyonun bilinçlenmesi amacıyla üniversitelerle ortak projeler gerçekleştirdiklerini ve 39 üniversitede dezenformasyonla mücadele öğrenci kulüpleri kurduklarını açıkladı.
Dezenformasyonla mücadelede hukuki önlemlerin alınması gerektiğine de dikkat çeken Altun, Türkiye’de “Dezenformasyonla Mücadele Yasası”nın çıkarıldığını hatırlattı. Bu yasanın yanı sıra, iletişim teknolojilerindeki yenilikler nedeniyle yeni hukuk düzenlemelerine ihtiyaç olduğunu belirtti. Altun, bu bağlamda dijital medya okur yazarlığını artırmak için Milli Eğitim Bakanlığı ile işbirliği içinde çalışmalara devam ettiklerini söyledi. Eğitim sürecinde öğrencilerin dijital medya okur yazarlığını artırmak için özel çalışmalar yürütüleceğini aktardı.
Altun, gerçek ve yalan haberin ayırt edilmesi için haber aktivizminin önemine vurgu yaparak, uluslararası düzeyde sosyal medya ve sivil toplum çalışmalarının artırılması gerektiğini ifade etti. Ayrıca, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığının bu yıl dördüncüsünü düzenleyeceği Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi’nin dezenformasyonla mücadelede önemli bir platform olduğunu belirtti.
“VATANDAŞ DİPLOMAT PROJESİNİ ULUSLARARASILAŞTIRMAK VE KÖKLEŞTİRMEK AMACI TAŞIYORUZ”
Kamu diplomasisi faaliyetleri hakkında bilgi veren Altun, vatandaşların “vatandaş diplomat” olarak harekete geçebileceğini söyledi. Bu projeye sporcularla başlanıldığını belirten Altun, kamu diplomasisini uluslararası düzeye taşımayı amaçladıklarını ifade etti. Ayrıca, bölgesel odaklı iletişim stratejilerinin geliştirilmesi için büyükelçilerle işbirliğinin önemine dikkat çekti ve ortak tutarlı bir iletişim dilinin gerekliliğini
