Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Dijital Mecralar Komisyonu, Hüseyin Yayman başkanlığında bir toplantı düzenledi. Bu toplantıda, son dönem dijital gelişmeler detaylı bir şekilde ele alındı. Komisyon Başkanı Yayman, dijital telif yasası ile ilgili olarak oldukça dikkat çekici açıklamalar yaptı. Yayman, “28’nci Yasama Döneminin 10’uncu toplantısını açıyorum. Dijital telif meselesinde hazırlıklar tamamlandı. Kültür ve Turizm Bakanlığımız ile ortak hareket ediyoruz. Bütçe görüşmelerinden sonra TBMM’ye getireceğiz. Emek hırsızlığının önüne geçeceğiz” diyerek konunun önemini vurguladı.
Yayman, dijital mecraların günümüzde kontrolsüz bir alana dönüşmesine de eleştirilerde bulundu. “Biz özgürlüklerden yanayız. Engelleyici bir tutum içinde değiliz. Ancak, etkileşim almak için kendilerine fenomen diyen insanların hiçbir kural ve norm tanımamasını kabul etmiyoruz. Bir yandan yapay zekayı konuşurken, öbür taraftan sanal kumarı konuşuyoruz. Bu durum maalesef küreselleşmenin etkilerinden biri” şeklinde dikkat çeken ifadeler kullandı.
Dijital Telif Yasası
Dijital telif hakkı yasası, son dönemde Google ile yaşanan tartışmaların odağı haline geldi. Avrupa Birliği ülkeleri, Google’ı arama sonuçlarında çıkan haber metinleri için telif ödemeye mahkum etmesinin ardından tüm gözler Türkiye’ye çevrildi. Dünya genelinde haber içeriklerini servis ederek milyarlarca dolar kazanç sağlayan Google, en son Avrupa’da 300 medya kuruluşuna ödeme yapması gerektiği kararla karşı karşıya kaldı.
Avrupa Birliği’nde büyük bir hamleyle hayata geçirilen dijital telif yasası, Google’ı köşeye sıkıştırmış durumda. Bu yeni düzenleme ile birlikte, dijital telif yasasını uygulayan ülkelerde Google, artık ücretsiz içerikler üzerinden kazanç elde edemeyecek. Bu yasaların amacı; içerik üreticilerinin haklarını korumak ve emek hırsızlığını önlemektir. Yayman’ın yaptığı bu açıklamalar ve yapılan düzenlemeler, dijital dünyada haksız kazanç sağlamak isteyen platformlar için ciddi bir uyarı niteliği taşımakta.
Türkiye’de de dijital telif yasasının ivedilikle hayata geçirilmesinin gerektiği görüşü öne çıkıyor. Yayman’ın belirttiği gibi bu yasa, içeriği üretenlerin hakkını koruması açısından büyük önem taşıyor. Bu sayede hem içerik üreticileri hem de kullanıcılar arasında daha adil bir denge kurulması hedefleniyor. Gelecek dönemde bu konuda TBMM’nin atacağı adımlar, dijital mecraların geleceği açısından kritik bir rol oynayacak. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile yapılan işbirliği bu sürecin hız kazanmasını sağlayabilir.
Sonuç olarak, dijital telif yasası ve bunun uygulanması, sürekli gelişen dijital dünya ile birlikte esaslı bir önem kazanıyor. TBMM Dijital Mecralar Komisyonu’nun bu konudaki adımları, Türkiye’nin dijital içerik ekosisteminde daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir yapı oluşturmasını sağlayabilir. Bu konudaki gelişmeler dikkatle izlenmeli ve içerik üreticilerinin hakları öncelikli olarak korunmalıdır.
