Dışişleri Bakanı Fidan, 30 Ekim’de Birleşik Krallık’a resmi ziyaret gerçekleştirecek. Bu ziyaret kapsamında Bakan Fidan, Birleşik Krallık Dışişleri, İngiliz Milletler Topluluğu ve Kalkınma Bakanı Lammy ile görüşecek ve Londra’da temaslarda bulunacak. Bu ziyaret, Bakan Fidan’ın Birleşik Krallık’a ikili düzeyde ilk resmi ziyareti olma özelliği taşımaktadır.
Görüşmelerde, Türkiye’nin mevcut Serbest Ticaret Anlaşması’nın kapsamının genişletilmesine yönelik müzakereleri başlatmaya hazır olduğu vurgulanacak. Aynı zamanda enerji ve ulaştırma alanları dahil olmak üzere yeni iş birliği başlıkları üzerinde durulacak. Savunma sanayii alanında atılabilecek adımlar ele alınacak ve terörle mücadelede iş birliğinin önemi vurgulanacak. Ayrıca, Gazze’deki insani krizin vahametine ve insani yardımların intikalinde yaşanan güçlüklere dikkat çekilerek bölgesel barış ve istikrarın önemi vurgulanacak.
Türkiye ile Birleşik Krallık arasında sürdürülen üst düzeyli ve kurumlararası temaslar, müttefik ve stratejik ortaklık açısından büyük önem taşımaktadır. İki ülke arasındaki ticaret hacminin artırılması hedeflenirken, 2023 yılında 19,5 milyar dolar olarak kaydedilen ikili ticaret hacminin 30 milyar dolara yükseltilmesi amaçlanmaktadır. Bu kapsamda, mevcut Serbest Ticaret Anlaşması’nın genişletilmesine yönelik müzakerelerle ekonomik ilişkilerin daha da güçlendirilmesi planlanmaktadır.
Birleşik Krallık’tan Türkiye’ye gelen ziyaretçi sayısı, 2023 yılında tarihinin en yüksek seviyesine ulaşmıştır. Bu durum, iki ülke arasındaki insanlar arası ilişkilerin güçlendiğini göstermektedir. Ayrıca, resmi ziyaretler de işbirliğini pekiştirmektedir. Bakan Lammy’nin Mart ayında gerçekleştirdiği ziyaretin yanı sıra, dönemin Dışişleri Bakanı David Cameron’un Ocak ayındaki ziyareti de Türkiye ile Birleşik Krallık arasındaki ilişkilerin önemini vurgulamaktadır.
Sonuç olarak, Türkiye ile Birleşik Krallık arasındaki iş birliği ve stratejik ortaklık her geçen gün daha da güçlenmektedir. Yapılacak olan resmi ziyaret, bu iş birliğinin daha da ileriye taşınmasını sağlayacak önemli bir adım olacaktır. Hem ekonomik hem de siyasi açıdan güçlü olan bu ilişkiler, bölgesel ve küresel barışın sağlanması ve sürdürülmesinde de önemli bir rol oynamaktadır.