Dışişleri Bakanı Fidan, Türkiye’nin jeostratejik konumu ve geniş ticari bağları sayesinde, Avrupa’dan Orta Doğu’ya, Kuzey Afrika’ya ve Orta Asya’ya kadar uzanan, yaklaşık 1,5 milyar nüfusa ve 28 trilyon dolar değerindeki pazara ücretsiz ve kolay erişim imkanı sunduğunu ifade etti. Bu potansiyelin sadece 4 saatlik uçuş mesafesinde olduğunu belirtti. Çin Dışişleri Bakanı Vang Yi’nin daveti üzerine Pekin’e giden Fidan, “Çin ve Globalleşme Merkezi” adlı düşünce kuruluşunda “Değişen Dünya Düzeninde Türkiye-Çin İlişkileri” konulu önemli bir konuşma gerçekleştirdi. Türkiye’nin proaktif ve sonuç odaklı dış politikasıyla küresel zorluklarla mücadelede giderek artan bir rol oynadığını vurgulayan Bakan Fidan, mevcut sorunlara değinerek, Gazze’deki insanlık trajedisine ve Rusya-Ukrayna Savaşı’na dikkat çekti.
Fidan, Gazze’de yaşanan acının tarihsel bir olgu olduğunu ancak son yıllarda eşi benzeri görülmemiş bir seviyeye ulaştığını ifade etti. Gazze’nin artık dünyanın en büyük açık hava mezarlığı haline geldiğini belirten Fidan, İsrail’in saldırılarının insanlık trajedisini daha da ağırlaştırdığını dile getirdi. Türkiye’nin, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına son vermek, çatışmanın yayılmasını engellemek ve insani yardımların kesintisiz olarak Gazze’ye ulaştırılmasını sağlamak için çaba harcadığını ve Filistin Devleti’nin bağımsızlığını desteklediğini belirtti.
Fidan ayrıca, bölgedeki terör faaliyetlerine karşı mücadele etmenin önemine vurgu yaparak Türkiye’nin terör örgütleriyle mücadelede askeri, ekonomik, diplomatik ve diğer yöntemleri kullandığını açıkladı. PKK/PYD/YPG gibi örgütlerin Türkiye’ye yönelik saldırılarını ve ayrılıkçı gündemlerini eleştiren Fidan, Suriye’deki çatışmanın siyasi bir süreçle çözülmesi gerektiğini ve Suriyelilere ülkelerine güvenli bir şekilde dönme imkanı sağlanması gerektiğini belirtti. Orta Asya ülkeleriyle Türkiye arasındaki ilişkileri önemsediğini ve çok taraflı işbirliğine odaklandığını ifade eden Fidan, Türk Devletleri Teşkilatı aracılığıyla bölgesel bağlantıları güçlendirmek ve toplumların siyasi ve ekonomik standartlarını yükseltmek için çalıştıklarını söyledi.
Türkiye ile Çin arasındaki ekonomik ilişkilere de değinen Fidan, iki ülke arasındaki zengin tarihi ve kültürel etkileşimlerin güçlü ve kalıcı bir ortaklığın temelini oluşturduğunu belirtti. Türkiye’nin Çin’in Asya’daki en büyük üçüncü ticaret ortağı olduğunu ve ikili ticaret hacminin 48 milyar doları aşarak rekor kırdığını açıkladı. Türkiye’nin Çin’e yatırımlarını artırarak ticaret dengesini sağlaması gerektiğini vurgulayan Fidan, Türkiye’nin yabancı yatırımcılara dost bir ortam sağladığını ifade etti.
Fidan, Türkiye’nin jeostratejik konumu sayesinde geniş bir pazarı kolayca erişebileceğini ve özellikle Doğu-Batı Orta Koridor Girişimi ile Çin’e bağlanacak önemli bir köprü rolü üstlenebileceğini belirtti. Bu inisiyatifin, Çin’in Kuşak ve Yol Girişimi ile uyumlu olduğunu ve bölgesel entegrasyonun güçlenmesine katkıda bulunabileceğini söyledi. Doğu-Batı Orta Koridor Girişimi’nin, Kalkınma Yolu Projesi gibi diğer bağlantı projeleriyle uyumlu olmasının önemine dikkat çeken Fidan, Türkiye ve Çin’in küresel tedarik zincirlerinin korunmasında kilit bir rol oynadığını belirtti. Gelecek hafta Rusya’da düzenlenecek BRICS toplantısına katılacağını ve Asya ve Afrika’da işbirliğini desteklemeye devam edeceklerini sözlerine ekledi.