İstanbul Fatih’te ünlü ‘Diyarbakırlı Ramazan Hoca’ olarak tanınan Ramazan Pişkin’in bıçaklanarak öldürülmesi olayıyla ilgili davada sanık Erkan Baykut’un duruşması gerçekleşti. Mahkeme heyeti karşısına çıkan Baykut, olaydan önce Ramazan Pişkin’in sosyal medya videolarını izlediğini ve kendisini dükkanın yakınlarında gördüğünü iddia etti. Akıl hastalığı olduğunu belirten sanık, cinayeti kafasında kurguladığını ve bıçağı 2 ay önce almış olduğunu söyledi.
Mahkeme, sanık Erkan Baykut’un tutukluluk halinin devamına karar verirken, savunma yapabilmesi için ek süre verdi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, olayı gören tanıkların ifadelerine, kamera kayıtlarına ve şüphelinin evinden yapılan aramalara yer verildi. Şüphelinin ifadesinde, Ramazan Pişkin’i tanımadığını ve başka bir kişiyle karıştırdığını iddia ettiği belirtildi.
Sanık Erkan Baykut’un, Ramazan Pişkin’i uyuşturucu satan biriyle karıştırdığını ve bu kişiye karşı öfke duyduğunu söylediği ortaya çıktı. Olay günü, Pişkin’in kendisine zarar verebileceği endişesiyle bıçak çekerek yaraladığını iddia eden Baykut’un, daha önce olay yerinde görülmediği ve HTS kayıtlarında da tespit edilemediği belirtildi. İddianamede, Ramazan Pişkin’in kardeşlerinin şikayetçi olduğu ve Baykut’un “Kasten öldürme” suçundan müebbet hapis cezası talep edildiği açıklandı.
Duruşma sonunda, mahkeme heyeti sanık avukatının ek savunma hazırlaması için süre talebini kabul ederek duruşmayı erteledi. İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde gerçekleşen duruşmaya, Ramazan Pişkin’in kardeşi Mehmet Pişkin ve taraf avukatları da katıldı. Sanık Erkan Baykut’un akıl hastalığı olduğunu iddia etmesine rağmen, cinayeti kurguladığını ve bıçağı önceden aldığını itiraf etmesi dikkat çekti.
Tüm deliller ve tanıkların beyanları doğrultusunda, sanık Erkan Baykut’un Ramazan Pişkin’i bilerek ve isteyerek öldürdüğüne dair ciddi şüpheler oluşmuş durumda. Mahkeme sürecinin devamında, olayın ardındaki gerçek nedenlerin ve detayların ortaya çıkması bekleniyor. Sanık, cinayeti işlemek için önceden plan yaptığını ve olay günü kararını uyguladığını belirtse de, adaletin tam anlamıyla yerini bulması için daha fazla delil ve kanıta ihtiyaç duyuluyor.
