İstanbul serbest piyasasında döviz kurları, özellikle dolar ve euro için dikkat çekici seviyelerde işlem görmeye devam ediyor. Şu anda doların değeri 38,25 TL, euro ise 44,29 TL olarak kaydedilmektedir. 2023 yılının başından itibaren Türk Lirası’nın değer kaybı ise %7,5 oranına ulaşmıştır. Bu durum, ekonomik belirsizliklerin ve döviz dalgalanmalarının etkisiyle oluşan bir piyasayı işaret etmektedir.
Bir önceki gün, dolar 38,19 TL’den, euro ise 44,00 TL’den kapanmıştı. Dolar/TL kurunu etkileyen önemli olaylardan biri, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması sonrası yaşanan ani yükseliştir. Bu olay sonrasında Merkez Bankası, yaklaşık 50 milyar dolarlık döviz satışı gerçekleştirerek döviz kurlarını 38 TL bandında dengelemeye çalışmıştır.
EURO/DOLAR PARİTESİNDE TARİHİ ZİRVE
Son dönemlerde euro/dolar paritesi de tarihi zirvelerini zorlayarak 1,1570 seviyesini test etti. Bunun arkasındaki temel nedenler arasında, Avrupa ekonomisine duyulan güvenin sağlam kalması ve Amerika Birleşik Devletleri’nde büyüme beklentilerinin zayıflaması bulunmaktadır. Dolayısıyla, euro’nun değer kazanması yönünde bir momentum sağlanmıştır.
ABD’nin mevcut siyasi ikliminde ise, Başkan Donald Trump’ın Amerika Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell’a yönelik eleştirileri ve Powell’ı görevden alacağı yönündeki tehditleri, dolara yönelik bir değer kaybına yol açmıştır. Bu durumda, euro’nun Amerikan Doları karşısında değer kazanmasını daha da pekiştirmiştir.
Ayrıca, euro’nun Türk Lirası karşısındaki değeri de yukarı yönlü bir hareket sergilemekte, Euro/TL kuru 44,2926 seviyesine ulaşarak, daha önce görülen 44,8802 olan tarihi rekor seviyeye bir adım daha yaklaşmıştır.
TCMB’NİN GECELİK FAİZİ YÜZDE 49
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), bir önceki hafta gerçekleştirdiği faiz artışı ve likidite önlemleri ile gecelik faiz oranlarını %49 seviyesine çıkararak ekonomik sıkılaştırma politikası izlemektedir. Ekonomistler, bu sıkı para politikası adımlarının bir süre daha devam edeceği öngörüsünde bulunmaktadır. Merkez Bankası’nın aldığı bu kararlar, piyasalarda daha stabil bir görünüm sağlamanın yanı sıra, enflasyonla mücadelede de etkili olmaya çalışmaktadır.
Bugün ise iç piyasada tüketici güven endeksi verileri izlenirken, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ABD temasları ve Merkez Bankası’nın bu dönemdeki duruşu yatırımcıların odak noktası olmaya devam edecektir. Özellikle, uluslararası ticaret ve finansal istikrar açısından bu tür temasların sonuçları ilerleyen dönemlerde önemli olabilir.
Buna ek olarak, Trump’ın Fed’e yönelik baskıları ve Wall Street’te yaşanan sert düşüşler, küresel piyasalarda daha temkinli bir görünüm oluşmasına sebep olmuştur. Piyasalardaki belirsizlikler, yatırımcıların risk iştahını azaltmış ve piyasalarda dalgalanmalara neden olmuştur.
Özetlemek gerekirse, Türkiye’de döviz kurlarındaki yükselişler ve ekonomik veriler, yatırımcılar için çok önemli bir takip konusu olmaya devam ediyor. Özellikle, dolar ve euro gibi temel dövizlerin kurlarındaki hareketlilik, Türkiye’de ekonomik istikrarın korunması adına oldukça dikkat çekiyor. Merkez Bankası’nın uyguladığı sıkı para politikası ve küresel piyasalardaki gelişmeler, yakın gelecekte Türk Lirası’nın değer kaybını veya kazanımını doğrudan etkileyebilecek faktörler arasında yer alıyor.
