“`html
Çaldıran ve Özalp’in yüksek kesimlerinde meydana gelen kar yağışının ardından, etkili olan dondurucu soğuk hava, bölgede yaşayan halkın yaşam şartlarını ciddi anlamda olumsuz etkiliyor.
Bölgede, daha önceki yıllarda olduğu gibi bu kış da dondurucu soğuklarla yüz yüze kalındığı görülüyor. Geçen yıl Şubat ayında, Çaldıran Ovası’ndaki Bezirhane Mahallesi, eksi 33 derece sıcaklıkla kaydedilen en düşük hava sıcaklığına tanıklık etmişti. Şu anda da aynı mahallede yaşayan vatandaşlar, keskin soğuklarla başa çıkmak için çaba sarf ediyorlar.
Soğuk hava koşullarına bağlı olarak oluşan sis altında kalmış olan 22 haneli Bezirhane Mahallesi’nde, hayvanların soğuktan etkilenmemesi için temel önlemleri almak zorunda kalan yerel halk, ahırlarını zaman zaman soba ile ısıtıyor. Aynı zamanda, araçların üzerini korumak amacıyla brandalar ve battaniyelerle kaplama işlemine yöneliyorlar.
Özalp’teki yüksek yerleşim alanlarında, akarsuların, göllerin, barajlar ve mendereslerin donduğu gözlemlenirken, elektrik tellerinde ve ağaçlarda kırağı oluşumu dikkat çekiyor. Evlerin saçaklarında buz sarkıtlarının meydana gelmesiyle birlikte, bölge sakinleri alınan önlemlerle dondurucu soğuktan korunmaya çalışıyorlar.
Bezirhane Mahallesi Muhtarı Mehmet Çakan, Anadolu Ajansı (AA) muhabirine verdiği röportajda, meteorolojik verilere dayanarak Türkiye’de 23 Ocak 2021 tarihinde mahallelerinde en düşük sıcaklığın eksi 39.2 derece olarak kaydedildiğini belirtti.
Kış koşullarıyla baş etmenin zorluğuna dikkat çeken Çakan, kışın 6 ay boyunca sürdüğünü ve bu sürede evlerde 24 saat boyunca sobaların yanmaya devam ettiğini kaydetti. Isınmak için sürekli yakacak almak zorunda olduklarını belirten Çakan, “Yalnızca doğal gazın gelmesini hayal ediyoruz. Mahallemizin içinden geçen Çubuklu Deresi’nin tamamen donmuş durumda olduğu ve Nisan-Mayıs aylarına kadar ancak eriyebileceği söylemekte.” dedi.
Uzun süre devam eden kış koşulları nedeniyle yakacak almakta zorluk çektiklerini söyleyen Mehmet Mahcup Erçakan ise, yaz mevsiminin çok kısa sürdüğünü ve bu dönemin ardından sıcaklıkların hızla düştüğünü ifade etti. Zirai aletlerin dondurulması ve hayvanların ahırda beslenmesi gereken durumu hakkında konuşan Erçakan, “Ot ve yem yetiştiremiyoruz. En çok da kömür almakta zorlanıyoruz. Soğuktan korunmak için kat kat elbise giyiyoruz.” şeklinde sözlerine ekledi.
Bezirhane Mahallesi sakinlerinden Caner Can, kış mevsimini soğukla mücadele ederek geçirdiklerini belirtirken, dondurucu havanın en çok hayvanları etkilediğinin altını çizdi. “Hayvanları dışarı çıkarırken büyük zorluklarla karşılaşıyoruz. Burada hayat gerçekten çok zor. Yazın bile soba yakmak zorunda kalıyoruz. Hem yaz aylarındaki hem de kış aylarındaki yaşam koşullarımız son derece soğuk.” şeklinde konuştu.
Mahallede besicilik faaliyetinde bulunan Mehmet Şirin Tan, “Mahallemiz, Türkiye’nin en soğuk yerlerinden biri olarak biliniyor. Özellikle sabahın erken saatlerinde soğuk havanın etkisi çok yoğun hissediliyor. Gece sıcaklığın eksi 35-40 dereceye kadar düştüğü günler yaşadık. Bu sayede her zaman montla sobanın başında ısınmaya çalışıyoruz. Ne yazık ki çocuklar, kış boyunca sürekli hasta oluyorlar. Tüm harcamalarımız, odun ve kömür alımına gidiyor.” ifadelerini kullandı.
“`
Bu şekilde bölgelere özgü hava koşulları, yerel halkın karşılaştığı zorluklar ve bu zor koşullarla başa çıkma yöntemleri