Hayrettin Adıgüzel, 30 Aralık tarihinde otomobili ile mantar toplamak amacıyla Çukurköy mevkisinde yer alan ormanlık bir alana gitmiştir. Fakat, kendisinden bir süre haber alınamayınca, arama kurtarma çalışmaları başlamıştır. Arama operasyonu, İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) yanı sıra İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Türkiye Diyanet Vakfı, İHH’ye bağlı arama kurtarma ekipleri, komando taburu ve jandarma ekiplerinin katılımıyla gerçekleştirilmiştir. Yapılan bu kapsamlı çalışmalar sonucunda, Adıgüzel’in Kayı köyü yakınlarındaki ormanlık alanda donmak üzere olduğu tespit edilmiştir.
Bulunduğu yerden hemen hastaneye kaldırılan Hayrettin Adıgüzel, Tavşanlı Doç. Dr. Mustafa Kalemli Devlet Hastanesi’nde acil müdahale edilmesine rağmen, çoklu organ yetmezliği nedeniyle kurtarılamamıştır. Hayrettin Adıgüzel’in yaşam mücadelesi ne yazık ki son bulmuş ve bu durum, sevenleri arasında derin bir üzüntü yaratmıştır. Cenazesi, otopsi işlemlerinin ardından yakınlarına teslim edileceği bilgisi de alınmıştır.
Bu trajik olay, bölgedeki halk arasında infiale neden olurken, arama kurtarma çalışmalarının ne denli önemli olduğunu tekrar gündeme getirmiştir. Özellikle kış aylarında doğa yürüyüşleri veya mantar toplama gibi aktivitelerin, hava koşullarının zorluğu göz önünde bulundurularak yapılması gerektiği hatırlatılmaktadır. Hayrettin Adıgüzel’in trajik ölümü, bu tür faaliyetler için ne kadar dikkat edilmesi gerektiğini bir kez daha vurgulamıştır.
Olayın ardından yapılan açıklamalarda, Hayrettin Adıgüzel’in samimi ve sevecen bir kişiliğe sahip olduğu, çevresindekiler tarafından çok sevildiği dile getirilmiştir. Yakın arkadaşları ve ailesi, onunla geçirdikleri mutlu anları hatırlayarak, yaşadığı hayata dair güzel anıları paylaşmışlardır. Bu talihsiz olayın ardından, Adıgüzel’in anısına anma etkinliklerinin düzenlenmesi düşünülmektedir.
Sonuç olarak, Hayrettin Adıgüzel’in hikayesi, kaybolma ve kurtarma çabalarının yanı sıra, doğanın gücünün ve insanların karşılaştıkları risklerin de önemini gözler önüne sermektedir. Bu tür durumlar, her ne kadar tecrübeli ve dikkatli olunursa olunsun, her zaman risk barındırmaktadır. Bu nedenle, doğaya açılan her kapının ardında dikkat ve özen göstermenin önemini unutmamak gerekmektedir.
