Hollanda merkezli Corendon Dutch Airlines, havacılık sektöründe çığır açan bir projeye imza atarak, dünyanın tamamen dövme tasarımla kaplanmış ilk uçağını tanıttı. Bu yenilik, sektörde görsel ve sanatsal bir devrim niteliği taşıyor ve bu tür yaratıcı uygulamaların havacılık alanına da nasıl entegre edilebileceğini gözler önüne seriyor.
İSTANBUL (İGFA) – Corendon Dutch Airlines, 2023 itibarıyla, hem yenilikçi hizmet anlayışı hem de yaratıcı projeleriyle adından sıkça söz ettiren bir havayolu şirketi olmayı başardı. Bu bağlamda, sektörde bir ilk olarak kabul edilen dövme tasarımlı uçağıyla, sıradanlığın dışına çıkarak dikkatleri üzerine çekti.
Dövme tasarımlı uçağın fikri, Corendon Dutch Airlines CEO’su Günay Uslu ile ünlü dövme sanatçısı Henk Schiffmacher arasındaki bir diyalogdan doğdu. Henk Schiffmacher, geçmişte tamamen dövme kaplı bir uçağın hayalini kurmuş ve bu fikrini bir sohbet esnasında Uslu ile paylaşmıştı. Söz konusu hayal, artık gerçek olma yolunda bir adım atarak, havacılık tarihine geçmeyi başardı.
Henk Schiffmacher, dünyaca ünlü sanatçılar arasında yer almakla birlikte, Lady Gaga ve Kurt Cobain gibi isimlere dövme yapmış bir sanatçıdır. Tasarladığı dövme motifleri, klasik denizcilik sembollerinden ilham alarak ortaya konulmuştur. Dövme tasarımına “Sweet Louise” ismi verilmesi, Schiffmacher’ın eşinin ismiyle ilişkilendirilmiştir ve bu da projeye ek bir derinlik kazandırmıştır.
Schiffmacher, söz konusu tasarımın seyahat tutkusunu ve keşfetmenin heyecanını simgelediğini belirtti. “Okyanusların sonsuz yolcusu olarak tasarlanan korsan figürü, Corendon için kalp şeklinde bir sembole dönüştürüldü. Dövmeler aslında hikâyeler anlatan birer sanat eseridir; yapılan bu tasarım da benim dünyanın dört bir yanındaki deneyimlerimi, insanlarla kurduğum bağları yansıtıyor. Keşfetme arzusu ve hayat yolculuğumuzun bağlantısını temsil ediyor. Bu hikâyenin gökyüzünde uçacak olması beni gururlandırıyor” ifadelerini kullandı.
Tasarımın uçağa uygulanma süreci, büyük bir titizlik ve dikkat gerektiren karmaşık bir süreçti. Günay Uslu, uçağın yüzeyine bu sanatsal tasarımın nasıl entegre edileceği konusunda birçok zorluk yaşandığını, ancak havacılık ve sanat alanında uzman kişilerle işbirliği yaparak çözüm bulduklarını anlattı. “Tasarımın sanatsal bütünlüğünü korumak açısından uçağın yüzeyine uygun bir şekilde ölçeklendirilmesi gerekiyordu. Bu süreçte oldukça dikkatli ve titiz davrandık, ama sonunda elde ettiğimiz sonuç hepimiz için son derece tatmin edici oldu” diye ekledi.
Corendon Dutch Airlines’ın bu projesi, hem turizm hem de sanat dünyasında büyük yankı buldu. Uçak, hem görsel bir sanat eseri hem de tüm yolculukları simgeleyen bir mecra haline geldi. Uçak, sadece bir taşıma aracı olmanın ötesinde, sanatı ve seyahat kültürünü birleştirerek bir iletişim aracı haline geldi. Bu durum, havacılık sektöründe sanatsal projelerin nasıl uygulanabileceğine ve bunların seyahat deneyimlerini zenginleştirip nasıl farklılaştırabileceğine dair yeni bir perspektif sunmaktadır.
Corendon Dutch Airlines’ın tamamen dövme tasarımla kaplanmış uçağı, uçuş sürecinde yolcularına farklı bir deneyim sunarak, havayolu seyahatinin sadece bir ulaşım aracı olmadığını, aynı zamanda eğ
