Birleşik Arap Emirlikleri’nde nadir görülen sağanak yağışlar nedeniyle Dubai sular altında kaldı. 1949 yılından bu yana ilk defa yaşanan bu felaketin arkasında bulutları tohumlama işlemi olduğu iddia edilmektedir. Bu tohumlama sistemi, hava durumunu değiştirerek yağışları kontrol altında tutma amacıyla kullanılmaktadır. Bu sistemin yanı sıra, şimşeklerin ortaya çıkmasını sağlayan elektroşok yöntemi de bulunmaktadır.
2000’li yılların başından beri BAE’de uygulanan tohumlama sistemi, yağış miktarını artırmak veya istenmeyen yağış türlerini engellemek amacıyla kullanılmaktadır. Yaşanan doğal afet sonrası ise, bu sistemin etkisi ve doğurduğu sonuçlar tartışılmaya başlanmıştır. Dubai’de bulutları tohumlama işlemi, genellikle uçaklar veya özel ekipmanlar aracılığıyla kimyasal maddelerin bulutlara püskürtülmesiyle gerçekleştirilmektedir. Bu kimyasallar, bulutlardaki su damlacıklarının bir araya gelerek yağmur oluşturmasını sağlamaktadır. Diğer bir yöntem olan elektroşok ile ise, bulutlara drone aracılığıyla elektrik yükü verilerek su damlacıklarının çarpışması sonucu yağmur oluşturulmaktadır.
Su sıkıntısının yaşandığı BAE’de, bulut tohumlama yöntemi uzun yıllardır kullanılmaktadır. Bu yöntem, özellikle kurak dönemlerde yağış miktarını artırmak ve su kaynaklarını korumak için başvurulan bir çaredir. Ancak son yaşanan felaketten sonra bazı sosyal medya yorumlarında, aşırı hava koşullarının bulut tohumlama operasyonları ile ilişkilendirilmesine dair spekülasyonlar ortaya atılmıştır.
Dubai’nin sular altında kalmasına sebep olan sağanak yağışlar, şehirde büyük hasara yol açmıştır. Yaşanan felaketin ardındaki nedenler incelenirken, tohumlama sisteminin etkileri ve şimşeklerin oluşma mantığı da araştırılmaktadır. BAE’de yaşanan bu olay, iklim değişikliği ve su kaynaklarının korunması konularında yeni stratejilerin geliştirilmesine yönelik bir farkındalık oluşturmuştur.