Son yıllarda e-ticaretin hızla büyümesi, stok yönetimi ve depo alanlarına olan talebi arttırdı. Uzmanlar, depo kullanım oranlarının artmasından hareketle 2025 yılında depo alanlarında ciddi bir kriz yaşanabileceğini öngörüyorlar.
İSTANBUL (İGFA) – Türkiye’de depo doluluk oranları son birkaç ayda kayda değer bir artış gösterdi. Özellikle e-ticaretin yükselişi ile birlikte depo alanlarının önemi giderek arttı. Şirketler, mevcut stok ihtiyaçlarını karşılamakta zorluk çekerken, yeni depo yatırımlarına duyulan ihtiyaç her geçen gün daha da büyüyor.
Sektör uzmanları, tedarik zincirinde bir aksama yaşanmaması adına geleceğe yönelik detaylı bir planlamanın şart olduğunu ifade ediyorlar. Bu konuda görüş bildiren sektör temsilcisi Fatih Baş, pandemi sonrası dönemde tüketicilerin e-ticarete yönelmesinin, birçok firmanın depo ihtiyaçlarını önemli ölçüde artırdığını belirtti. Baş, değişen tüketici alışkanlıklarının internetten satışların büyümesini destekleyerek devam ettiğini vurguladı ve “Büyümenin neticesinde ülkemizde depoların doluluk oranı kullanım kapasitesinin sınırına ulaşmıştır. Bu gelişmeler ışığında, bir kriz yaşanmaması için firmaların depolama altyapısını iyileştirmesi ve yeni yatırımlar yapması kritik önem taşıyor. Ayrıca depo alanlarının daha verimli kullanılabilmesi için inovatif çözümlere odaklanılması gerekir” dedi.
Fatih Baş, Türkiye’deki depolama ve lojistik sektörünün, dünya genelindeki büyüme ile orantılı olarak gelişim gösterdiğini ifade ederken, aynı zamanda depo alanlarının kısıtlı olması ve artan talebin kiraları yükselterek şirketlerin operasyonel maliyetlerini etkileyebileceğine dikkat çekti. Ticaret Bakanlığı’nın açıkladığı verilere göre, Türkiye’deki e-ticaret hacminin genel ticaret hacmine oranı, 2019 yılında yüzde 10,1 iken, bu oran yıllar içinde önemli bir artış göstererek 2023 yılı itibarıyla yüzde 20,3’e ulaştı.
Fatih Baş, “E-ticaret hacmindeki bu artış ile birlikte depo kullanım oranlarının da artış göstermeye devam edeceğini öngörüyoruz. Bu bağlamda, 2025 yılında lojistik sektöründe potansiyel bir kapasite sorununun yaşanmaması için yeni depo alanlarının oluşturulmasının yanı sıra, firmaların özellikle teknoloji odaklı sistemlere yönelmelerinin hem kısa hem de uzun vadede yarar sağlayacak bir çözüm olabileceği göz önünde bulundurulmalıdır” diye belirtti.
Özetle, e-ticaretin hızlı gelişimi, Türkiye’de depo kullanımını artırmışken, bu durum yeni sorunları da beraberinde getiriyor. Şirketler, artan talepleri karşılamak için yeterli depo alanı bulmakta zorlanıyorlar. Uzmanlar, bu durumun üstesinden gelebilmek için inovatif çözümlerin devreye alınması ve teknoloji entegrasyonunun sağlanmasının gerekliliğini vurguluyor. 2025 yılı için planlamalar yapılmadığı takdirde, sektördeki kapasitelerin yetersiz kalma riski bulunuyor.