“`html
Elazığ’da, belediyenin Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) üyesi olan Meclis Üyesi Rahman Kızılkaya’nın oğlu Mustafa Kızılkaya, bir büfeden iki paket sigara talep etti. Ancak büfecinin bu talebe karşılık olarak, kartla ödeme yapılması durumunda bir paket sigara verebileceğini belirtmesi üzerine Kızılkaya, babasının belediye meclisi üyesi olduğunu ileri sürerek tehdit ve hakaretlerde bulundu.
Bu tartışma, kısa bir süre içinde büfede bulunan Vasıf Sarıkaya ile Kızılkaya ve onunla birlikte bulunan bir grup arasında fiziksel bir kavgaya dönüştü. Kızılkaya’nın arkadaşlarının saldırısı neticesinde büfeci Vasıf Sarıkaya’nın parmağı çatladı. Saldırının ardından Sarıkaya, tedavi süreci için Fırat Üniversitesi Hastanesi’ne kaldırıldı.
KEŞKE YAŞANMASAYDI
Elazığ Bakkallar ve Tekel Bayileri Odası Başkanı Cebrail Top, büfe işletmecisi Vasıf Sarıkaya’ya yapılan saldırıyı kınadı. Oda başkanı, AKP’li meclis üyesinin de olayda yer aldığını iddia ederek, Sarıkaya’nın hukuk mücadelesinde sürdürecekleri destekle yanında olacaklarını açıkladı. Sarıkaya, olayla ilgili olarak saldırganlar hakkında resmi şikayette bulundu ve şu an hastanede tedavi sürecini devam ettiriyor.
AKP’li Meclis Üyesi Rahman Kızılkaya ise yaşanan bu olaydan duyduğu üzüntüyü dile getirdi. Kızılkaya, “Evet, çocuğum bir tartışma yaşamış ve neticede sulh edilmiş bir olaydır. Olaya karışan benim evladımdır ama benimle bir bağlantısı yoktur. Büyükler olarak bizlerde görüşüyoruz iki tane gencin bu noktaya taşıdığı bir olayı inşallah hoşgörüyle halledeceğiz, keşke olmasaydı, keşke yaşanmasaydı” şeklinde ifadelerde bulundu.
“`
Yukarıdaki yazıda şu olay aktarılmaktadır: Elazığ’da bir büfede meydana gelen olay, AKP’li bir meclis üyesinin oğlu tarafından başlatılan bir tartışma ve ardından gelişen kavgayla sonuçlanmıştır. Kızılkaya’nın büfeciden sigara talep etmesi ve bunu kartla ödeme yapmadan almak istemesi, esnafla yaşadığı tartışmanın fitilini ateşlemiştir. Cebrail Top’un, olaydan duyduğu rahatsızlık ve bu konuda yaptığı açıklamalar, toplumda benzer olaylara karşı duyulan hassasiyeti ortaya koymaktadır. Kızılkaya’nın olay üzerine yaptığı açıklamalar ise, durumu hafifletme çabası içerisinde olduğunu gösteriyor.
Olay sonucunda Vasıf Sarıkaya’nın yaşadığı fiziksel zarar ve psikolojik etkileri göz ardı edilemezken, kamuoyunda ve meslek odalarında olayın yankıları sürmektedir. Bu tür olayların yaşanması, toplum içindeki hoşgörü ve empati anlayışını sorgulattığı gibi, güç ilişkilerinin de nasıl şekillendiğini gözler önüne serer. Kızılkaya’nın bakan tavrı, bu tür olaylarda tarafların nasıl bir yol izlemesi gerektiğine dair önemli bir mesaj sunmaktadır.
Sonuç olarak, bu olay Elazığ’da yaşanan sosyal dinamiklerin ve yerel yönetim temsilcilerinin toplumsal ilişkilerdeki rolünün önemini bir kez daha gözler önüne sererken, taraflar arasında daha geniş bir anlayış ile hoşgörünün sağlanmasının gerekliliğini ortaya koymaktadır. Özellikle genç
