Ülke genelinde enflasyonun artmasına rağmen asgari ücret ve emekli aylıklarına zam yapılmaması, milyonlarca dar gelirliyi zor durumda bırakmaktadır. Bunun üzerine elektrik faturalarına yüzde 38 oranında devasa bir zam yapılması da durumu daha da kötüleştirmektedir. Zammın yerel seçimler nedeniyle önce nisan ayına bırakıldığı, daha sonra da memur ve emekli maaşlarını etkilememek adına temmuz ayına ertelendiği bilinmektedir. Bu durumda memurlar ve emeklilerin maaş zamlarının da etkilendiği, memurların maaşlarının yaklaşık yüzde 0.5 daha fazla artabileceği belirtilmektedir. Özel sektör çalışanları ve düşük gelirli emekliler gibi sabit gelire sahip olanlar ise bu durumdan olumsuz etkilenecektir. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından yapılan açıklamaya göre, mesken abonelerinin elektrik tarifelerine yüzde 38’e varan oranlarda zam yapılmıştır. Bu zam ile birlikte 100 kilovatsaat elektrik tüketen bir mesken abonesinin ödeyeceği tutar 207 lira 23 kuruşa yükselmiştir. Yeni tarifenin 1 Temmuz 2024 tarihinde yürürlüğe gireceği belirtilmiştir.
İktidarın enflasyonla mücadele bahanesiyle asgari ücret ve emekli aylıklarına zam yapmama gerekçesinin elektrik zammıyla geçersiz hale geldiği ifade edilmektedir. Elektrik Mühendisleri Odası Başkanı Mahir Ulutaş, elektrik zammının vatandaşların geçim sıkıntısını artırırken şirketlere önemli miktarda kaynak transferi sağlayacağını belirtmektedir. Dağıtımın yüzde 100’ünün ve üretimin yüzde 85’inin özel şirketlerin elinde olduğu bilgisini paylaşan Ulutaş, kaynağın hangi şirketlere aktarılacağının zammın açıklanmasıyla netleşeceğini dile getirmiştir. Zammın sanayi, tarım ve konut gibi alanlarda artışa neden olacağını ve vatandaşlar için hayat pahalılığını artıracağını vurgulamıştır.
Sonuç olarak, iktidarın enflasyonla mücadele adı altında asgari ücret ve emekli aylıklarına zam yapmaması, elektrik faturalarına yapılan yüksek oranlı zamlar ile dar gelirli vatandaşları olumsuz etkilemektedir. Bu durumun özellikle sabit gelire sahip olan kesimleri daha fazla zorlayacağı ve genel anlamda ekonomik sıkıntıları artıracağı görülmektedir. Enerji fiyatlarındaki artışın vatandaşlar üzerindeki olumsuz etkileri ve şirketlere sağladığı kaynak transferi de göz önünde bulundurulduğunda, ülke genelinde ekonomik dengesizliklerin artabileceği öngörülmektedir. Bu durumda hükümetin aldığı kararların ve uygulamaların sosyal etkileri de dikkate alınarak daha dengeli ve vatandaşları koruyucu politikalar izlemesi gerekmektedir.
