Yurt içinde Aralık 2024 enflasyon verilerinin açıklanmasıyla birlikte 2024 yılı sonu enflasyonu netleşmiş oldu. 2024 yılının Aralık ayında enflasyon, bir önceki aya göre yüzde 1,03 oranında bir artış gösterirken, yılsonu enflasyonu toplamda yüzde 44,38 olarak kaydedildi. Bu durumu etkileyen pek çok faktör arasında, fiyatların artışı ve yaşam standartlarının düşmesi gibi konular öne çıkmaktadır.
Bu gelişme, aynı zamanda son altı ayda gerçekleşen enflasyon oranları ile birlikte, memur ve emeklilerin alacağı zam oranlarını da belirlemiş oldu. Türkiye’de son altı aylık enflasyon oranı yüzde 15,75 olarak belirlendi. Bu rakamın alım gücü üzerinde etkili olması bekleniyor, zira yüksek enflasyon karşısında maaşlara gelen zamların yetersiz olduğu yönünde yoğun eleştiriler ve tepkiler devam ediyor. Milyonlarca çalışan, maaş artışlarının enflasyon karşısında eridiğini düşünmekte ve bu duruma karşı sendikalar da destek vermektedir.
Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı Önder Kahveci, memur ve memur emeklilerinin maaşları için refah payı verilmesi talebinde bulunmuştur. Kahveci, 2024 yılı enflasyon rakamının açıklanmasıyla 4 milyon memur ve 2,5 milyon memur emeklisinin 2025 yılının ilk altı aylık dönemindeki maaş zam oranlarının belirlendiğini ifade etti. Memur ve memur emeklilerine maaş zammı, toplu sözleşme gereği yüzde 6 ve enflasyon farkı olarak yüzde 5,54 olmak üzere toplamda yüzde 11,54 olarak kaydedilmiştir.
Kahveci, enflasyon farkının zam olarak değerlendirilmemesi gerektiğini belirterek, enflasyon farkının kayıpların telafisi anlamında bir mahsuplaşma olduğunu vurguladı. Bu toplu sözleşme oranlarının, memurların yaşam standartlarını yeterince karşılayamadığını dile getirdi. Ayrıca, memur ve memur emeklilerinin maaşlarına refah payı verilmesi taleplerini iletmek için Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’dan randevu talep ettiklerini açıkladı.
Memur ve memur emeklilerinin maaşlarına 2025 yılında yapılacak artışın, Orta Vadeli Program (OVP) ve Merkez Bankası tarafından hedeflenen enflasyonun altında kalacağını dile getiren Kahveci, bu durumun kaygı verici olduğunu belirtmektedir. 2022 yılında yüzde 2,5’lik bir refah payı uygulamasının yapıldığını, 2023 yılı ocak ayında ise bu rakamın yüzde 13,5’a çıktığını ancak enflasyon oranlarının sıkça yükselmesi nedeniyle bunun da alım gücünü artırmaya yeterli olmadığını söyledi. Kahveci, “Bize göre enflasyon kadar zam, sıfır zamdır.” ifadesini kullanarak, alım gücünün artırılması için yapılacak en önemli uygulamanın kalıcı bir refah payı verilmesi olduğunu belirtti.
“ÇALIŞANLAR VERGİ KONUSUNDA DEZAVANTAJLI KONUMDA”
Kahveci, çalışanların karşılaştıkları önemli problemlerin başında yüksek gelir vergisi dilimlerinin geldiğine dikkat çekti. Tüm çalışanların bu konuda dezavantajlı durumda olduğunu belirten Kahveci, sistemdeki vergi uygulamalarının gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etti. Verdiği örnekte, “Ocak ayında yüzde 6 zam alındıktan sonra, Nisan ayında tüm çalışanların yüzde 20’lik vergi dilimine girmesi, maaşların Aralık ayında olduğu gibi yine aynı kalmasına neden olmaktadır,” dedi. Bu durum, çalışanların maaş artışlarından yeterince faydalanamamaları anlamına gelmektedir.
Kahveci bu konuda talep ettiği düzenleme önerisinde, düzenli vergisini ödeyen çalışanların vergi oranlarının yüzde 15’te sabitlen