Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, halkın ekmeğe ulaşımındaki zorluklara dikkat çekerek, ekmek tüketiminin önemine vurgu yaptı. Son dönemde Türkiye’de yaşanan ekonomik krizler ve artan enflasyon sebebiyle vatandaşlar, ekmek almak için uzun kuyruklarda beklemek zorunda kalıyor. Ali Erbaş, bu duruma ilişkin yaptığı açıklamada, “Ekmek yiyin doyurucudur” şeklinde bir tavsiye ile bulundu. Özellikle “Ekmek israfı” konusunu ele alan Erbaş, ekmeğin vücudun ihtiyaç duyduğu besin değerlerinin büyük bir kısmını karşıladığını belirtti ve günlük enerjimizin %44’ünün ekmekten sağlandığını ifade etti.
Erbaş, Diyanet temsilcilikleri ve internet üzerinden temin edilebilen “Ramazan Günlükleri” isimli kitabında bu konu hakkında daha detaylı açıklamalarda bulundu. Ekmek, temel bir besin kaynağı olarak nitelendirilen Erbaş, bu besinin ekonomiklik ve doygunluk açısından sağladığı faydaları vurguladı. Aynı zamanda, günlük ortalama 300 gram ekmek tüketiminin kadın ve erkeklerin enerji ihtiyaçlarının %30-36’sını karşıladığını belirtti. Böylece, ekmek sadece temel bir gıda maddesi değil, aynı zamanda enerji tasarrufu için de önemli bir kaynak olarak öne çıkmaktadır.
Besin içeriğiyle ilgili de çeşitli bilgiler paylaşan Erbaş, ekmeğin demir, protein, kalsiyum gibi önemli maddelerin yanı sıra B1 ve B2 vitaminlerinin de önemli bir kaynağı olduğunu ifade etti. Özellikle ekmeğin demirin %12-48’ini, proteinin %39-42’sini, kalsiyumun %9-57’sini ve B vitaminlerinin belirli oranlarını karşıladığına dikkat çekti. Ancak, üretilen ekmeğin büyük bir kısmının israf edilerek çöpe gittiği gerçeği de dikkat çekiciydi. Erbaş, bu durumun azaltılması ve ekmek israfının önlenmesi gerektiğini, bununla birlikte daha anlamlı bir yol izlemesi gerektiğini ifade etti.
Ne var ki, Ali Erbaş’ın kitapta yer alan bu ifadeleri bir kesim tarafından tepki topladı. Ekonomik zorluklar yaşayan ve ekmek almakta zorlanan bir toplumda, Diyanet İşleri Başkanı’nın böylesi önerilerde bulunması vatandaşları kızdırdı. Sosyal medya üzerindeki yorumlar, “Erbaş, sofrasındaki yemek çeşitlerinden dolayı ekmeğe bile yer vermiyordur ama bize ekmek öneriyor” şeklindeki eleştirilerle dolup taştı. Halk, Ali Erbaş’ın lüks içinde yaşadığı düşüncesine kapılarak, günlük yaşam mücadelesi veren vatandaşların durumlarını göz ardı ettiğini savundu.
Sonuç olarak, Ali Erbaş’ın ekmek konusundaki önerileri hem vurgulamak istediği besin değerleri hem de toplumun gerçek durumu açısından pek çok tartışmaya neden oldu. Ekmek, temel bir gıda maddesi olmasına rağmen ekonomik zorlukların insanların yaşamlarını zorlaştırdığı bir dönemde, bu tür önerilerde bulunmak, kaçınılmaz olarak toplumsal tepkilere neden olmuştur. Bu nedenle, zamana uygun bir bakış açısının benimsenmesi gerektiği düşünülebilir.
