Başkan Erdoğan, dün yapılan AK Parti Rize İl Teşkilatı toplantısında önemli mesajları paylaştı. Savunma sanayisinde Türkiye’nin geldiği noktaya dikkat çeken Erdoğan, bu gelişmelerin herkesi aldatmaması gerektiğini vurguladı. Güçlü bir Türkiye’nin İsrail’in Filistin’e yaptıklarını yapamayacağını belirten Erdoğan, Türkiye’nin Karabağ ve Libya’ya girdiğini hatırlatarak benzer adımların gerektiğinde tekrar atılacağını söyledi. Erdoğan, “Güçlü olmalıyız ki adımlarımızı atabilelim. İsrail’e karşı tutumumuz net, ticareti kestik, ilişkileri kestik. Mahmud Abbas’ı parlamentomuzda konuşturmak istiyoruz ancak kendisi olumlu cevap veremedi. Biz davet ettik fakat yanıt alamadık. Bundan sonraki süreci ona göre yönlendireceğiz” şeklinde konuştu.
Erdoğan’ın konuşmasında İsrail’e karşı sert bir tavır alındığı ve Türkiye’nin gücüne vurgu yapıldığı belirtilirken, vurgulanmaya çalışılan noktanın uluslararası ilişkilerdeki güç dengelerine olan önem ve Türkiye’nin bu dengeler içerisindeki konumunun güçlendirilmesi olduğu görülmektedir. Ayrıca, Türkiye’nin dış politikada nasıl bir tavır izlediği ve güvenlik stratejileri üzerinde yapılan vurgular dikkat çekmektedir.
Erdoğan’ın konuşması sırasında Türkiye’nin kararlı bir şekilde uluslararası ilişkilerdeki duruşunu belirlediği ve bu doğrultuda adımlar attığı anlaşılmaktadır. Mahmud Abbas’a davetin yapılmasına rağmen olumsuz yanıt alınması durumu, Türkiye’nin dış politikalarına ne kadar kararlı ve güçlü bir şekilde bağlı olduğunu göstermektedir. Ayrıca, Erdoğan’ın Türkiye’nin dış politikada başkalarının etkisinden uzak ve bağımsız bir şekilde hareket ettiğine dair verdiği mesajlar da dikkat çekmektedir.
Erdoğan’ın konuşmasındaki vurguların Türkiye’nin uluslararası arenadaki güçlü ve bağımsız duruşunu desteklemek amacıyla yapıldığı anlaşılmaktadır. Türkiye’nin savunma sanayisindeki gelişmelerin ve gücünün altı çizilerek, uluslararası ilişkilerdeki dengelerin nasıl olması gerektiği konusunda açık bir mesaj verilmiştir. Erdoğan’ın konuşması, Türkiye’nin dış politikadaki kararlılığını ve güçlü duruşunu yansıtmaktadır ve uluslararası ilişkilerdeki etkin rolünü vurgulamaktadır.