Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Özgür Özel, 1 Mayıs 2024 tarihinde AK Parti Genel Merkezi’nde saat 16.30’da bir araya gelecekler. Görüşmede hangi konuların ele alınacağı ise merak konusu. Siyasi gündemin ilk sırasında yer alan bu görüşme, partiler arasındaki ilişkileri şekillendirecek önemli bir adım olabilir.
Gazeteci Sabahattin Önkibar, CHP içindeki bazı isimlerin bu görüşmeden rahatsız olduğunu iddia etti. Özellikle Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ın bu durumdan rahatsızlık duyduğu belirtildi. Kılıçdaroğlu’nun “Sarayla müzakere edilmez, mücadele edilir” şeklinde sert bir çıkış yaptığı ve İmamoğlu’nun da bu görüşmeyi engellemek için adımlar attığı ifade edildi.
Özgür Özel’in yerel seçimlerdeki başarısı, onu sadece bir genel başkandan öte bir lider konumuna getirmiş gibi görünüyor. Bu başarının ardından Özel, kendi politikalarını oluşturmak ve güçlü bir muhalefet sergilemek için fırsat kolluyor. Özel’in iktidarla müzakere ve mücadele stratejilerini iyi bir dengeyle uygulaması, siyasette olumlu bir atmosfer oluşturmuş gibi görünüyor.
Ancak Özel’in bu tutumu, CHP içinde bazı rahatsızlıklara sebep olmuş gibi duruyor. Kılıçdaroğlu, İmamoğlu ve Yavaş’ın rahatsızlığı, parti içindeki çekişmeleri artırabilir ve genel bir gerginlik ortamı yaratabilir. İmamoğlu’nun, Erdoğan-Özel görüşmesi öncesinde yaptığı açıklamalar da bu gerginliği artırmaya yönelik gibi görünüyor.
Özel, Erdoğan ile yapacağı görüşmede anayasa konusunu ele almayı planladığını belirtmişti. Ancak İmamoğlu’na yakın isimlerden Gökhan Günaydın, yüzde 50 artı 1 sisteminin devam etmesi gerektiğini savunarak farklı bir görüş ortaya koymuştu. Bu durum da partinin içindeki farklı seslerin varlığını gösteriyor.
Sonuç olarak, Erdoğan-Özel görüşmesi, siyasi arenadaki dengelerin değişmesine yol açabilir. Ancak partiler arasındaki iç gerginlikler, bu süreci zorlaştırabilir ve ilişkileri daha da karmaşık hale getirebilir. Günaydın’ın açıklamaları ve İmamoğlu’nun tutumu, partiler arasındaki çekişmelerin derinleşebileceğini gösteriyor. Her iki tarafın da taviz vermeden ilerlemesi durumunda, siyasi atmosferde önemli değişiklikler yaşanabilir.
