“`html
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15. Büyükelçiler Konferansı’nda Cumhurbaşkanlığı Sergi Salonu’nda önemli açıklamalarda bulundu. Erdoğan, Suriye’deki gelişmelere dair beklentilerini dile getirirken, yeni yönetimin Suriye halkının tüm kesimlerini kucaklayan bir anlayışla hareket etmesi gerektiğini vurguladı. “Esed rejimi arkasında büyük bir enkaz bırakarak Suriye’yi terk etmiştir. Zalimler kaybetmiş, mazlumlar ise yeniden kazanmıştır. Kötülük artık son bulmuştur,” şeklinde konuşan Erdoğan, Türkiye’nin Suriye’deki insani yaklaşımını ve Suriyeli mültecilere sağladığı destekleri aktardı.
Erdoğan, konuşmasında Suriye’deki iç savaşın son bulması için Türkiye’nin her zaman hakkı, adaleti ve kapsayıcı bir sistemi savunduğunu; Suriyeli vatandaşlara kapısını açtığını kaydetti. Ayrıca, İsrail’in Golan Tepeleri’nde gerçekleştirdiği saldırılara da dikkat çekerek, “İsrail hükümetinin giderek sürdürdüğü bu yol, elbette kabul edilemez. Türkiye, Gazze’deki kan deryasının son bulması için tüm gücünü ortaya koymaya hazırdır,” ifadesini kullandı.
Erdoğan, Anadolu’dakiler projesinin önemine değinerek, projeyle Türkiye’nin coğrafi, kültürel ve geleneksel zenginliklerini korumayı ve tanıtmayı hedeflediklerini belirtti. Ayrıca, Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılına vurgu yaparak, halkın Cumhuriyet’in kazanımlarını koruma konusundaki kararlılığını vurguladı. Bu ruhla birlikte Türkiye Yüzyılı hedefleri doğrultusunda güçlü adımlar atılmaya devam edecektir.
Küresel sistemde yaşanan sorunlara da değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, uluslararası kurumların savaş ve çatışmaları önlemek yerine yeni çatışmalara zemin hazırladığını ifade etti. Bu bağlamda, Gazze’de 14 aydır süren çatışmaların uluslararası toplumun kayıtsızlığı sebebiyle devam ettiğini belirtti. “Bunu mutlaka durdurmalıyız,” diyerek, kalıcı bir ateşkes ve barış sürecinin hızlanması çağrısında bulundu.
Esad rejiminin bırakmış olduğu enkazla Suriye halkının bir yeniden doğuş fırsatı yakaladığına dikkat çeken Erdoğan, Türkiye’nin Suriye’nin yeniden inşasına katkı sunmaya devam edeceğine söz verdi. Aynı zamanda, Irak’ın toprak bütünlüğü ve egemenliğinin korunmasının da mühim olduğunu belirterek PKK ile mücadele konusundaki kararlılığını vurguladı. Türkiye’nin dış politikadaki kararlılık ve dengeli tutumunu sürdüreceğini belirten Erdoğan, değişen dünya şartlarına göre Türk diplomasisinin kendini sürekli olarak güncellediğini belirtti.
Türkiye’nin savunma sanayii alanında kat ettiği mesafeyi örnek gösteren Erdoğan, yerli üretimdeki artışın yüzde 80 seviyesinin üzerine çıktığını açıkladı. “Savunma sanayinde devrim niteliğinde adımlar attık. Türkiye, artık güçlü ve müessir bir aktör olarak, uluslararası alanda etkinliğini artırmaktadır,” dedi. Ayrıca, küresel ticaretteki korumacı eğilimlere karşı yurt dışındaki Türk iş insanları ve yatırımcılarıyla daha yoğun işbirliği içinde olunması gerektiğini vurguladı.
Erdoğan, Türk dünyası arasındaki entegrasyonun güçlendirilmesi ve Türk diplomasisinin bu süreçte öncülük etmesinin önemine de dikkat çekti. Bu bağlamda, dış politikayı daha dinamik hale getirmenin önemini ifade eden Cumhurbaşkanı, diplomatların huzuru ve güvenliği sağlama konusundaki çabalarının takdir edilmesi gerektiğini söyledi. Türkiye, dijital çağın sunduğu imkanlardan faydalanarak yeni teknolojilerin kullanımı konusunda atılımlarda bulunacağını belirtti.
“`