Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bir toplantıda gerçekleştirdiği konuşmada, misafirlerine hoş geldiniz diyerek Ramazan Bayramı’nın hayırlı olmasını dile getirdi. Konuşmasında, Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) teşkilatlarının Ramazan-ı Şerif sürecinde gösterdiği olağanüstü çalışmalara vurgu yaptı. Türkiye’nin 85 milyon nüfusunun bir büyük aile olduğunu hatırlatarak, özellikle kadın kollarının 4,5 milyon insana ulaştığını belirtti. Bayram döneminin huzur içinde geçmesi temennisinde bulunarak, geçmişte yaşanan zulümlere atıfta bulundu.
ŞİDDETLİ BİR KASIRGA GELİYOR
Erdogan, küresel sistemin temelden çatladığını ve siyasal düzenin yerini daha korumacı bir yapıya bıraktığını ifade etti. Asya, Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nde devletlerin toplum ve ekonomiyi güçlendirme politikaları ürettiğini kaydetti. Tüm dünya aktörlerinin yeni arayışlara girdiğini ve her kesimi etkileyecek bir şiddetli kasırganın geleceğini belirtti. Türkiye’nin bu süreci iyi yöneten ülkelerden biri olduğuna dikkat çekti.
TÜRKİYE YENİ DÖNEME DAMGASINI VURMAKTADIR
Erdoğan, geçmişte küresel rekabette dışarıda kalan Türkiye’nin yeni dönemin kurucu aktörlerinden biri haline geldiğini vurguladı. Türkiye’nin her platformda daha sık anılır hale geldiğini ve güçlü altyapısıyla yeni döneme damgasını vurduğunu kaydetti. Ülkenin muhalefetinin eski Türkiye’nin kalıplarına sıkışmış olduğunu ifade ederek, Türkiye’nin artık icazet alan değil, icazeti alınan bir ülke konumunda olduğunun altını çizdi.
CHP’nin (Cumhuriyet Halk Partisi) durumuna değinerek, muhalefetin halklarını tanıyamadığını ve bu durumu sürekli kılacaklarını belirtti. Erdoğan, muhalefetin Batı ile olan ilişkilerin yeniden şekillendiğini anlamadığını iddia etti.
VATANDAŞIMIZ GÖNLÜNÜ FERAH TUTSUN
Son günlerde uluslararası ticaret savaşlarının yeni bir aşamaya geçtiğini aktaran Erdoğan, büyük ekonomilerin daralmaya girmesinin muhtemel olduğunu dile getirdi. 14-28 Mayıs 2023 seçimleri sonrasında ekonomiyi düzeltmek için güçlü bir ekip kurduklarını ve şoklara karşı dirençli bir ekonomik program uygulamaya başladıklarını ifade etti. Türkiye’nin güçlü bir ekonomi programına sahip olduğunu söyleyerek, iş dünyasının ve vatandaşların rahat olabileceklerini belirtti.
Türkiye’nin her açıdan umut verici bir hikaye taşıdığına dikkat çeken Erdoğan, makro ekonomik istikrar ve reform imkanı ile bu durumu avantaja dönüştürdüklerini kaydetti. Dezenflasyon sürecinin devam ettiğini ve yıllık enflasyonun son 10 aydır gerilediğini vurguladı. Maliye politikasındaki disiplinli duruşlarına devam edeceklerini belirten Erdoğan, dış dengede iyileşme sağlandığını ve ihracatın da yolunda gittiğini ifade etti.
Cumhuriyet tarihinde ikinci en yüksek günlük ihracat rakamına ulaştıklarının altını çizen Erdoğan, her alanda Türkiye’nin büyüme ve güçlenme yönünde adımlar attığını ifade etti. Ekonomideki gelişmeler ve sağlanan başarılarla birlikte halkın geleceğe daha umutlu bakmasının mümkün olduğunu belirtti.
Sonuç olarak, Erdoğan’ın konuşması hem iç politikaya hem de uluslararası ilişkilere dair önemli mesajlar içeriyor. Türkiye’nin küresel sistemdeki yerini pekiştirme çabalarının yanı sıra, ülkedeki siyasi muhalefete yönelik eleştiriler de dikkat çekiyor. Özellikle ekonomik istikrar vurgusu, seçim sonrası dönemde hükûmetin atacağı adımların önemli bir göstergesi olarak öne çıkıyor. Erdoğan’ın liderliği altında Türkiye’nin yükselen bir güç olması hedefleniyor. Bu noktada, iç politikada ve ekonomik alanda yaratılacak istikrar, halkın güven duygusunu artırarak ülkenin geleceği üzerinde belir