Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine toplantısının ardından önemli açıklamalarda bulundu. Yapılan açıklamalarda, Türkiye’nin uluslararası arenada güçlenmesi ve bölgede meydana gelen gelişmelere ilişkin çeşitli değerlendirmelerde bulunuldu.
Erdoğan, açıklamalarında “Eğilmeden bükülmeden zorbalıklar karşısında asla geri adım atmadan milletimizin hakkını ve hukukunu en güçlü biçimde savunuyoruz” ifadelerini kullanarak, Türkiye’nin büyüyen ve güçlenen bir ülke olduğunu ifade etti. 11-13 Nisan 2025 tarihleri arasında düzenlenen 4. Antalya Diplomasi Forumu‘nun Türk dış politikasının gücünü gözler önüne serdiğini vurguladı. Söz konusu foruma, toplamda 155 ülkeden 6 bini aşkın katılımcı iştirak etmiş durumda. Bu foruma ait 50 oturumda ise eğitim, iklim krizi gibi çeşitli önemli konular yetkin isimler tarafından ele alındı.
Erdoğan, Gazze ve Suriye ile ilgili oturumların ülkenin zulüm karşısındaki duruşunu sergilemek adına kritik öneme sahip olduğunu belirtti. Türkiye’nin Suriye ve Gazze konusundaki net tutumunu açılış konuşmasında dile getirdiğini belirten Erdoğan, “İnsanlığın 5’ten büyük olduğunun altını bir kez daha çizdik. Filistin halkının yanında olduğumuzu tüm dünyaya ilan ettik ve Suriye’deki çıkarlarımızı koruma noktasında tereddüt göstermeyeceğimizi tekrar teyit ettik” şeklinde ifadelerde bulundu. Ayrıca, Avrupa Birliği ile ilişkilerin geliştirilmesi konusunda karşılıklı saygı ve ortak menfaatlerin temel alındığını belirtti.
Rusya-Ukrayna savaşının sona ermesi için Türkiye’nin gerekli çabayı göstermeye devam edeceğini aktaran Erdoğan, forum kapsamında 15 ikili görüşme gerçekleştirdiklerini, bu sayede uluslararası bir etkinliğin daha başarıyla gerçekleştirildiğini ifade etti. Dışişleri Bakanlığına ve forumda destek veren tüm kuruluşlara teşekkür etti.
Siyasi muhalefetle ilgili değerlendirmelerde de bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefetin yolsuzluk soruşturmalarını örtbas etmek amacıyla Batılı medya kuruluşlarına yalvardığını ileri sürdü. “Biz Türkiye’nin itibarını küresel ölçekte artırmaya çalışıyoruz. Mandacılık hastalığından kurtulmayı başaramayan ana muhalefet, bizim vizyonumuzu ve Türkiye’yi son 23 yılda nereden nereye getirdiğimizi anlayamaz” dedi. Ayrıca, Türkiye’nin son 23 yılda yaşadığı büyük değişimin farkındalığını ifade edip, bu değişimi anlamanın muhalefetin kapasitesi dışına çıktığını savundu. “Gerçeği herkes görüyor ve kabul ediyor; Türkiye çok kutuplu dünyada bir kutup başı olarak ağırlığını daha fazla hissettirecektir” şeklinde açıklama yaptı.
Sınırların zorlanacağı ve dostluk ya da düşmanlığın test edileceği bir ortamda Türkiye’nin geçmişte olduğu gibi yeni bir koridorla Suriye’nin parçalanmasına izin vermeyeceğini ifade eden Erdoğan, Suriye’nin istikrarı ve huzurunun sağlanması konusunda açık bir tutum sergiledi. “Suriye’nin kalıcı huzura ve istikrara kavuşmasına kim engel olursa, karşısında Suriye hükümeti ile birlikte bizi de bulacaktır” diye konuştu. Suriye’de 8 Aralık 2022 tarihinden itibaren yeni bir dönemin başladığını ve bu dönemde istikrar arttıkça tüm bölgenin kazançlı çıkacağını belirtti.
Sözlerinin sonunda, Türkiye’nin uluslararası ilişkilerde daha etkin bir rol oynayacağını, hem komşu ülkeleriyle hem de dost ülkelerle ilişkilerin güçlendirileceğini yineledi. Türkiye’nin dostluk temelli bir dış politika izlediğinin altını çizen Erdoğan, diplomasiye olan inancını yineledi. Suriye’deki iç savaşın çözümünde yeni yolların oluşturul