Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile yılın ilk görüşmesini 15 Ocak 2025 tarihinde gerçekleştirmiştir. Bu görüşme, Bahçeli’nin Ankara’daki Beştepe’deki konutunda yapılmış ve ana gündem maddesi “Terörsüz Türkiye” olmuştu.
Her yılın ocak ayında bir araya gelen Erdoğan ve Bahçeli, bu yıl da bu geleneği sürdürerek bir toplantı gerçekleştirmiştir. Ziyaret sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1 Ocak 2025’te 77 yaşına girmesi sebebiyle Bahçeli’nin doğum gününü kutladığı öğrenilmiştir. Basına kapalı gerçekleşen bu görüşmenin yaklaşık 35 dakika sürdüğü belirtilmektedir.
EV HAPSİ FORMÜLÜ GÖZDEN GEÇİRİLDİ
Türkiye Gazetesi’nin haberine göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan, 30 Ağustos 2025 tarihinde yaptığı açıklamada ‘İç cephemizi sağlam tutalım’ mesajını vermişti. Bu açıklamanın ardından, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) içerisinde İmralı’ya yönelik tarihî bir çağrı yaparak yeni bir süreci başlatmıştır.
Bahçeli’nin başlatmış olduğu bu süreç aracılığıyla, Demokrasi ve Märkez Parti (DEM Parti) tarafından oluşturulan İmralı heyeti, terörist başı Abdullah Öcalan ile görüşmeler yapmış ve sonrasında Meclis’te grubu bulunan diğer siyasi partileri ziyaret etmiştir. Bu bağlamda, Erdoğan ve Bahçeli’nin gerçekleştirdiği zirvede, yapılan görüşmeler detaylı bir şekilde ele alınmıştır.
Görüşmeler sırasında, hedef olarak belirlenen ‘Terörsüz Türkiye’ doğrultusunda atılacak adımlar ve yol haritası masaya yatırılmıştır. Ayrıca, terörist başı Abdullah Öcalan’a yönelik umut hakkı, ev hapsi gibi alternatif formüller üzerinde durulmuştur. Bu konular, Türkiye’nin terörle mücadelesinin daha etkili hale gelmesi adına önemli bir adım olarak değerlendirilmiştir.
Böylece, Erdoğan ve Bahçeli’nin toplantısı, iki lidere yönelik siyasi atmosferin gelişimine dair önemli ipuçları vermektedir. Toplantıda terörle mücadele stratejileri ve olası yasaların yeniden gözden geçirilmesi, Türkiye’nin gelecekte atacağı adımları şekillendirecek unsurlar arasında yer almaktadır. Terörizmin önlenmesi ve toplumda huzurun sağlanması adına gerçekleştirilecek yeni girişimler, Türk siyasetinin gündeminde önemli bir yer edinmiştir.
Bu görüşmenin ardından, kamuoyunda da iki liderin, Türkiye’nin ulusal güvenlik politikaları ile ilgili oluşturdukları sinerji sonucunda daha fazla ilerleme kaydedileceği yönünde olumlu bir beklenti oluşmuştur.
