Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleşen görüşmede bir araya geldi. Erdoğan, Almanya İmparatoru 1. Wilhelm’in 1884’te Sultan 2. Abdülhamid’e gönderdiği mektubun birebir basımını hediye etti. Bu mektupta Alman İmparatoru, Sultan Abdülhamid’e son derece samimi ifadelerle hitap ederek, dostluk bağlarının güçlendirilmesini temenni etmişti.
Görüşmede, Erdoğan ayrıca İstanbul’da 1898 yılında yayınlanan “Almanca’dan Türkçe’ye Lügat Kitabı”nı da Steinmeier’e hediye etti. Bu eser, Osmanlı döneminde Almanca-Türkçe çeviri çalışmalarına ve kültürel ilişkilere dair önemli bir belge olarak kabul ediliyor. Erdoğan, bu hediyelerle Almanya ile Türkiye arasındaki tarihi ve dostane ilişkilerin önemine vurgu yaptı.
Almanya İmparatoru 1. Wilhelm’in mektubunda, “Şevketli, kudretli samimi dost hazretleri, dostane münasebetlerin göstergesi olarak bu defa yüce imtiyaz nişanının altın ve gümüş madalyaları hediye buyurulduğunu ifade eden lütufkar mektubunuzu Said Paşa eliyle aldım” şeklinde ifadeler yer alıyor. Bu mektup, tarihi bir belge olarak Almanya ve Osmanlı İmparatorlukları arasındaki ilişkilere dair önemli bir iz bırakmıştı.
Erdoğan, Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’e bu tarihi mektubun ve lügat kitabının kopyalarını verirken, iki ülke arasındaki dostluğun ve işbirliğinin önemine dikkat çekti. Steinmeier de bu jestlerden dolayı memnuniyetini dile getirerek, Türkiye ile Almanya arasındaki ilişkilerin güçlenmesinden duyduğu memnuniyeti ifade etti.
Görüşme sonrasında ise yapılan açıklamada, iki liderin bundan sonraki süreçte de ikili ilişkilerin geliştirilmesi konusunda kararlı oldukları ve kültürel alışverişlerin arttırılmasına yönelik adımlar atmayı planladıkları belirtildi. Ayrıca, tarihi bağlara vurgu yaparak, iki ülke arasındaki işbirliğinin daha da artırılması ve güçlendirilmesi gerektiği vurgulandı.
Sonuç olarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Almanya Federal Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Steinmeier arasındaki buluşma, tarihi ve kültürel bağların önemini vurgulayan önemli bir adım olarak nitelendirildi. İki liderin dostane ve yapıcı bir ortamda gerçekleşen görüşmesi, Türkiye ve Almanya arasındaki ilişkilerin daha da güçlenmesine ve işbirliğinin artmasına katkı sağlayacak nitelikteydi.