Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile düzenlediği ortak basın toplantısında güncel diplomatik ilişkileri ve iş birliği konularını ele aldı. Erdoğan, bu toplantının, Türkiye ile AB arasındaki temasların arttığı bir dönemde gerçekleştirildiğine dikkat çekti. 2023 yılı içerisinde Dışişleri Bakanı’nın, 5 yıl aradan sonra AB gayri resmi Dışişleri Bakanları toplantısına katıldığını vurgulayarak, önemli bir adım atıldığını belirtti. Ayrıca, Budapeşte’deki Avrupa siyasi Topluluğu zirvesinde von der Leyen ile bir araya geldiğini hatırlattı.
Erdoğan, Türkiye’nin AB üyeliğinin hem ülkeye hem de birliğe büyük katkılar sağlayacağına inandığını ifade etti. Son gelişmelerin, Türkiye’nin stratejik konumunu daha da güçlendirdiğini dile getirdi. Toplantıda Türkiye’nin Avrupa Birliği ile ilişkilerini canlandırmak adına hangi ortak adımların atılabileceği üzerinde durulduğunu, ayrıca Türkiye’nin üyelik perspektifinin güçlenmesi için yeni bir vizyon talep ettiğini aktardı. Erdoğan, bu süreçte kazan-kazan mantığıyla, karşılıklı saygı temelinde iş birliğinin ilerletilmesi gerektiğini vurguladı.
“NE DAEŞ NE PKK TÜREVLERİNE YER YOK”
Erdoğan, von der Leyen ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesinde Türkiye ile AB’nin Suriye’nin istikrarı ve güvenliğine verdikleri önemi tartıştıklarını söyledi. Toplantıda Suriye’deki son gelişmeleri detaylı şekilde ele aldıklarını belirtti. Suriye’nin egemenliği ve toprak bütünlüğünün korunması noktasında hemfikir olduklarını ifade eden Erdoğan, Suriye’deki mevcut durumun, yerel idarelerin kurulmasına olan ihtiyacı artırdığını vurguladı. Bu bağlamda, Suriye’de 61 yıllık zulüm ve baskıdan sonra yıkılan Bas rejiminin geride bıraktığı durumun büyük bir enkaza yol açtığını belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bölgedeki güvenliğin sağlanması açısından DEAŞ ve PKK ile türevlerine asla yer olmadığını ifade ederek, Suriye’de terörist grupların güçlenmesine izin verilmeyeceğini duyurdu. Bu yorumlarıyla, hem Türkiye’nin hem de Avrupa Birliği’nin iş birliği ve ortak güvenlik anlayışının önemine dikkat çekti. Bu noktada, terör tehdidinin bölgesel istikrarı tehdit ettiğini ve bölgedeki iş birliğinin gerekliliğini bir kez daha gözler önüne serdi.
Erdoğan, Türkiye’nin stratejik konumu ve AB üyelik sürecine dair beklentilerinin yanı sıra, uluslararası barış ve güvenlik için ortak faaliyetlerin sürdürülmesi gerektiğini belirtti. Bu durum, hem Türkiye’nin hem de AB’nin yararına olacaktır. Toplantı esnasında iki liderin de karşılıklı anlayış ve iş birliği konusunda istekli oldukları, ortak çıkarların ileriye taşınmasının gerektiği mesajını ilettikleri gözlemlendi.
Sonuç olarak, Erdoğan ve von der Leyen’in bu buluşması, Türkiye’nin AB ile ilişkilerini güçlendirmek adına önemli bir adım olarak değerlendirildi. İki liderin de özellikle güvenlik ve istikrar konularında ortak anlaşmalara varması, gelecekteki iş birliklerinin zeminini hazırladı. Türkiye’nin AB’nin jeopolitik dinamikleri içindeki rolü, bu tür görüşmelerle daha da pekişecek gibi görünüyor.
