Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu sert şekilde eleştirdi. Erdoğan, Kılıçdaroğlu ve CHP’yi, Suriye ile ilgili politikalarını sorgulayarak suçladı ve onların bakış açısını eleştirirken, “CHP’nin eski yönetimi, bilhassa da devrik genel başkanı, Suriye’de işlenen insanlık suçlarına vicdan penceresinden bakmadı, daha doğrusu bakmak istemedi” şeklinde ifadeler kullandı.
Bu eleştirilerin ardından, Kemal Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın sözlerine yanıt vermek için sosyal medya platformunu kullandı. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın paylaşımını alıntılayarak ona bir meydan okumasında bulundu. Kendisi, Erdoğan’a canlı yayında tartışmayı teklif ederek, Türkiye’nin dış politikası ve ekonomisi üzerinde önemli bir konuşma yapmak için doğrudan diyalog kurma çağrısında bulundu. Kılıçdaroğlu, “Bak Erdoğan, yine Suriye politikası ve Suriyeliler üzerinden olur olmadık şeyler sıralamışsın. Ancak unutma, sen Suriye’deki vatan toprağımızı terk edip kaçarken, Reyhanlı’ya gidip ilk açıklamayı yapan kişi bendim,” şeklinde ifadelerle kendi konumunu vurguladı.
Kılıçdaroğlu’nun çağrısı, Erdoğan’la direkt bir tartışmanın gerekliliğine işaret ederken, “Eğer dış politikayı, ekonomiyi ve ülkemiz siyasetini gerçekten konuşmak ve bir şeyler öğrenmek istiyorsan, böyle sosyal medyada sataşarak olmaz. Gel, bir canlı yayında karşıma çık, konuşalım. Sana prompter kullanmak serbest. Kanalı ve gazetecileri de sen seç,” sözleriyle Erdoğan’a açık bir meydan okuma yaptı. Kılıçdaroğlu, bu sözleriyle Erdoğan’ın daha önceki için cesaretini sorguladı ve Melih Gökçek’i örnek vererek, Erdoğan’ın cesaretinde bir eksiklik bulunmadığını savundu.
Sosyal medyada yaşanan bu tartışma, Türk siyasetinin sıcak gündem maddelerinden birisini oluşturdu. Erdoğan’ın bu eleştirileri ve Kılıçdaroğlu’nun yanıtı, özellikle Suriye konusundaki politikaların yeniden gündeme gelmesine neden oldu. Her iki liderin de mücadelesi, partilerinin ve destekçilerinin büyük bir değişim yaşadığı bir dönemde gerçekleşiyor. Kılıçdaroğlu’nun canlı yayın daveti, seçim sürecinin yaklaşmasıyla birlikte tartışmaların daha da derinleşeceğini gösteriyor.
Bu tür karşılıklı atışmalar, Türk siyaseti içinde sıkça rastlanan bir durumdur. Ancak bu defa Kılıçdaroğlu’nun doğrudan bir meydan okuması, muhalefet partisinin iktidar partisiyle olan gerilimini daha da açığa çıkarmış durumda. Özellikle Suriye’deki iç savaşın Türkiye üzerindeki etkileri ve Suriyeli mültecilerin durumu gibi konular, hem Erdoğan hem de Kılıçdaroğlu için önemli bir tartışma alanı hazırlıyor. Kılıçdaroğlu’nun meydan okuması, birçok kişi tarafından da dikkatle takip edilecek ve bu çatışmanın nasıl bir sonuca ulaşacağı merak edilecektir.