Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Noel Yortusu dolayısıyla bir mesaj yayımladı ve Hristiyan inancına mensup tüm vatandaşları tebrik etti. Bu mesaj, Türkiye’nin kültürel çeşitliliği ve dini hoşgörüsü üzerine önemli mesajlar içermektedir.
Mesajında Erdoğan, tüm vatandaşların kendi kültür, din ve geleneklerini özgürce yaşamalarının büyük bir önem taşıdığına vurgu yaptı. Bu bağlamda, “Noel Yortuları vesilesiyle Hristiyanlık inancına mensup vatandaşlarımızı, en içten duygularımla tebrik ediyorum.” dedi. Erdoğan, insanlarımız arasında köken, ırk, dil, din ve mezhep ayrımı yapılmamasına, tarihin derinliklerinden bu yana gösterilen özenin bugün de devam ettiğine dikkat çekti. Bu çeşitliliğin ve hoşgörünün Türkiye’nin zenginliği olduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin coğrafyasının, tarih boyunca savaşlardan, çatışmalardan ve zulümden kaçanlara güvenli bir liman sunduğunu ifade etti. “Tüm vatandaşlarımızın kendi kültür, din ve geleneklerini özgürce yaşayabilmeleri bizim için büyük önem arz etmektedir.” diyerek, bu ilkenin hayata geçirilmesiyle Türkiye’nin istikrarını koruduğunu vurguladı. Ülkenin, bölgesel çatışmaların orta yerinde bulunmasına rağmen tüm vatandaşlarına barış, huzur ve güven sağladığını belirtti.
Erdoğan, mesajında sıcak bir birliktelik çağrısı yaptı ve Türkiye’nin geleceğinin, farklı inanç ve kökenlere sahip insanların bir arada yaşama iradesiyle şekilleneceğini ifade etti. “Bugün olduğu gibi gelecekte de karşılıklı saygı doğrultusunda ülkemizdeki çeşitliliği bir zenginlik olarak görmeye, yarınlarımızı birlikte inşa etmeye devam edeceğiz.” sözleriyle, Hristiyan vatandaşların yanı sıra tüm inanç gruplarına eşit bir şekilde yaklaşımın sürdürülmesi gerektiğini vurguladı.
Sonuç olarak, Cumhurbaşkanı Erdoğan, başta Hristiyan vatandaşlar olmak üzere tüm Hristiyan aleminin Noel Yortusu’nu tekrar tebrik ederek, onlara huzur, mutluluk ve esenlikler diledi. Bu mesaj, Türkiye Cumhuriyeti’nin çok dinli ve çok kültürlü yapısının korunmasına yönelik belirleyici bir adım olarak değerlendirilebilir. Hristiyanlık gibi farklı dinlerin, Türkiye’deki varlığı, toplumun bir parçası olmanın getirdiği hak ve özgürlüklerin de bir yansıması olarak kabul edilmektedir.