Olay, 20 Ekim 2023 tarihinde, İstanbul’un Sultangazi ilçesinde meydana geldi. Saat 16.30 sıralarında polis ekipleri, Engin Çelik (46) isimli sürücünün kullandığı 35 AS 0254 plakalı araca ‘Dur’ ihtarında bulundu. Sürücü, buna uymayarak kaçmaya başladı. Aracın peşine düşen polis ekipleri, Yunus Emre Mahallesi’ndeki Adem Yavuz Caddesi üzerinde aracı durdurarak durumu kontrol altına aldı.
Ekipler aracın bagajında yaptıkları aramada başından vurulmuş bir kadın cesedi buldu. Yapılan incelemelerde, cesedin Engin Çelik’in eşi Ayşe Çelik (41) olduğu tespit edildi. Olay yerine gelen polis, durumu incelemek için gerekli çalışmalara başladı. Yaşamını yitiren Ayşe Çelik’in cenazesi, otopsi işlemleri için Adli Tıp Kurumu morguna götürüldü. Engin Çelik, emniyetteki ifadesinde, eşinin cinayetini kabul etti ve olayın detaylarını aktardı.
Engin Çelik, boşanma aşamasındaki eşi Ayşe Çelik ile Eyüpsultan’a bağlı 5. Levent Mahallesi’nde araç içinde tartıştıklarını ve bu sırada eşini başından vurarak öldürdüğünü söyledi. Ardından, eşinin cansız bedenini aracın bagajına koyarak olay yerinden uzaklaştığını ifade etti. Olayla ilgili olarak polis ekipleri soruşturmalarını derinleştirmeye devam etmekte. Şu an gözaltında bulunan Engin Çelik’in işlemleri ise İstanbul İl Asayiş Şube Müdürlüğü’nde devam ediyor.
Olayın ortaya çıkmasının ardından Ayşe Çelik’in yakınları, Adli Tıp Kurumu önünde bir araya geldi. Ayşe’nin arkadaşı Zeliha Çetik, olayla ilgili olarak “Bugün İstanbul’da emekçi bir anne, mücadele eden bir kadın, kocası tarafından katledildi. Çok üzgünüz, yaşadığımız acı tarif edilemez,” diyerek ruh halini dile getirdi. Çetik, Ayşe’nin son zamanlarda kocası tarafından sürekli tehditler aldığını, ayrı yaşamaya çalışmasına rağmen kocasının ona hayatı dar ettiğini belirtti. “Ayşe, kocasından sürekli kaçıyordu. Dönem dönem barışıyor, dönem dönem uzaklaşıyordu” açıklamalarında bulundu.
Zeliha Çetik, Ayşe’nin maddi bağımsızlık açısından büyük zorluklar yaşadığını ve kocasının alkol sorunuyla başa çıkmaya çalıştığını ifade etti. “Kocası alkol kullanıyordu. Ayşe, ‘Alkolü bırak ben seninle barışırım’ diyerek ona mücadele veriyordu ama kocası onu sürekli kandırıyordu.” diyerek Ayşe’nin çaresizliğini vurguladı. “Ayşe, çalışmayı severdi ama ekonomik güvencesi yoktu. Kocasının elindeydi, maaşını bile görmüyordu” sözleriyle Ayşe’nin zor durumda olduğunu belirtti.
Ayşe Çelik’in cenazesinin, Şanlıurfa’daki akrabaları tarafından teslim alınacağı bildirildi. Bu elim olay, bir kez daha aile içi şiddet ve kadın cinayetleri konusunda toplumsal bir duyarlılığı artırma gereksinimini gözler önüne serdi. “Kadınlar ölmesin, anneler yaşamalı. Hiçbir kadın katledilmeyi hak etmiyor. Ne kadar daha kadın ölecek?” sözleriyle, bu olayın düşündürdüğü toplumsal meseleler hakkında duyulan kaygın net bir şekilde ifade edilmesi gerekmektedir.
