Betül adında bir kadın, eşinin başka bir kadından olan ikiz bebekleri olduğunu iddia ederek Esra Erol’un programına başvurdu. Yapılan DNA testi sonucunda, ikizlerden sadece birinin babasının Veysel olduğu tespit edildi. Esra Erol, bu durumu açıklarken “72 saat içinde döllenme gerçekleşirken ikinci bir birliktelik yaşanması gerekiyor” dedi. Bu olay tıp dünyasında nadir görülen bir durum olarak ele alındı. Veysel ve Betül ise bu süreçte boşanmış, herkes kendi yoluna gitmişti.
Olayın üzerinden bir yıl geçtikten sonra, Esra Erol tekrar bu konuyu canlı yayında gündeme getirdi ve Veysel’in İstanbul’da sokak ortasında ölü bulunduğunu duyurdu. Bu şok edici gelişme, izleyiciler arasında büyük bir yankı uyandırdı. Erol, yayında Veysel ve Betül’ün boşanmasında rol aldıklarını ve Veysel’in ölümünün ardından Betül’ün eski eşi hakkında şüpheleri olduğunu açıkladı.
Betül, eşinin amcasının oğlunun kendisine “Senin bedduan tuttu, öldü” dediğini ifade etti. Geçmişte Betül, Veysel’e karşı büyük bir öfke beslediğini belirterek, “Sen benim ahımla mezara sığamayacaksın. Senin ölümün çok feci olacak” şeklinde isyan etmişti.
Bu trajik olay, geniş kitleler tarafından merak ve endişeyle takip edildi. Veysel’in ölümüne dair şüpheler ve iddialar, işin içine daha fazla gizem katmıştı. Esra Erol’un programa tekrar konuyu gündeme getirmesi, olayın üzerindeki sis perdesini aralamaya çalıştı. Ancak, gerçeklerin ne olduğu ve Veysel’in ölümünde kim ya da neyin rol oynadığı konusunda kesin bir netlik belirsizdi.
Sonuç olarak, Betül’ün Esra Erol’a yaptığı başvuruyla başlayan bu olay, DNA testleriyle sürüklenen ve sonunda bir cinayetle sonlanan karmaşık bir hikayeye dönüştü. Betül ve Veysel’in ilişkisi, boşanma ve ardından gelen ölüm, izleyicileri derin bir merak ve endişe içinde bıraktı. Geride, açıklanamayan bir sır ve belirsizliklerle dolu bir olay yumağı kaldı.