“`html
Amerikan Merkez Bankası (Fed) dün, politika faizini %4,25 ile %4,50 arasında sabit tutma kararı aldı. Bu durum, faizin değiştirilmediği ve bu yıl içinde iki faiz indirimine gidilme olasılığının sürdüğünü gösteriyor. Fed’in federal fon oranına ilişkin tahminlerini değiştirmemesi de bu durumu destekliyor. Banka, yaptığı açıklamada, işsizlik oranının düşük seviyelerde istikrar kazandığını, iş gücü piyasasındaki koşulların güçlü kalmaya devam ettiğini, ancak enflasyonun bir miktar yüksek seyrettiğini bildirdi.
Ayrıca, bilanço küçültme hızının yavaşlatılacağına dair bir bilgi verilerek, nisan ayından itibaren hazine tahvillerinin aylık ödemelerinin üst sınırının 25 milyar dolardan 5 milyar dolara düşürüleceği belirtildi. Menkul kıymet varlıklarının düşüş hızının da yavaşlatılması planlanırken, kurum borcu ve ipoteğe dayalı menkul kıymetlerdeki aylık itfa sınırının 35 milyar dolar olarak korunacağının altı çizildi. Fed Başkanı Jerome Powell, enflasyonun düşürülmesinde tarifelerin geciktirici olabileceğini ifade etti.
Powell, ekonominin genel olarak güçlü olduğunu, son iki yılda bankanın hedefleri doğrultusunda önemli ilerlemeler kaydedildiğini belirtti. İş gücü piyasası koşullarının sağlam olduğunu ve enflasyonun bir miktar yüksek kalsa bile %2’lik uzun vadeli hedefe yaklaştığını vurguladı. Fed’in politikalarının desteklenmesi amacıyla faiz oranlarını değiştirmeme ve bilanço küçültme hızını yavaşlatma kararının teknik bir hamle olduğunu dile getirdi.
ABD’de dün açıklanan verilere göre, 30 yıl vadeli mortgage (konut kredisi) faiz oranı, geçen hafta %6,72’ye çıkarak 9 hafta sonra ilk kez artış gösterdi. Bu durum, başvuruların %6,2 oranında azalmasını beraberinde getirdi. Kurumsal tarafta ise Tesla’nın hisseleri, şirketin Kaliforniya eyalet düzenleyicilerinden olası bir robotaksi hizmeti için ilk resmi onayını almasının ardından %3’ten fazla yükseldi. Nvidia’nın yıllık yazılım geliştirici konferansında duyurulan yeni teknolojiler ve işbirlikleri, hisselerinde yaklaşık %2 değer artışına yol açtı.
Bunların yanı sıra ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi %4,24 seviyesine ulaşırken, dolar endeksi ise 103,4 seviyesinde yatay bir seyir izlemekte. Artan jeopolitik riskler ve küresel ekonomideki belirsizlikler, altının ons fiyatını da etkiledi; altın, önceki gün %0,4’lük bir artışla 3,045 dolardan kapanırken, yeni günde 3,056 dolara çıkarak tüm zamanların zirvesine ulaştı. Şu an itibarıyla ons altın fiyatı, %0,1 artışla 3,048 dolardan işlem görüyor. Öte yandan, Brent petrolün varil fiyatı ise Orta Doğu’daki artan gerilimle birlikte %0,3 artarak 70,8 dolar seviyesine yükseldi.
New York Borsası’nda S&P 500 endeksi %1,08, Nasdaq endeksi %1,41 ve Dow Jones endeksi %0,92 oranında değer kazandı. ABD’de endeks vadeli kontratlar, yeni güne pozitif bir seyirle başladı.
İNGİLTERE MERKEZ BANKASI KARARI TAKİPTE
Avrupa borsalarında ise karışık bir seyir gözlemlendi. Gözler, İngiltere’de Bank of England (BoE) para politikası kararına çevrildi. Para piyasalarındaki fiyatlamalar, BoE’nin politika faizini %4,5 seviyesinde tutacağı yönünde şekillendi. BoE Başkanı Andrew Bailey’in karar sonrası yapacağı açıklamalar, yatırımcıların dikkatle takip edeceği konuları oluşturuyor.
