“`html
Son dakika haberi… Türkiye’nin Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye’de yerleşik yerli ve yabancı medya kuruluşlarının temsilcilerine yönelik düzenlenen basın toplantısında dış politika gündemini değerlendirdi. Bu toplantıda, Suriye’nin kuzeyindeki terör örgütü PKK/YPG’ye yönelik olarak ABD ve Fransa’dan gelen destek açıklamaları hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Fidan, Suriye’nin kuzeyindeki PKK/YPG’ye destek veren ülkelerin açıklamalarına yanıt verirken, özellikle Fransa’nın bu konudaki söylemlerini “dikkate almadıklarını” belirtti. Bu bağlamda, Türkiye’nin bölgedeki muhatabının ABD olduğunu vurguladı. Hakan Fidan, Avrupa’daki bazı küçük ülkelerin, özellikle Fransa’nın, Amerika’nın himayesinde belirli operasyonlara katılıp oradan söz söylemeye çalıştığını ifade ederek, bu ülkelerin bölgeye olan katkısının sınırlı olduğunu düşündüğünü dile getirdi.
Fidan, Fransa’nın operasyona katılması ve askeri güç bulundurması durumunda bunun sadece Amerika’nın gücüyle mümkün olacağını belirterek, gerçek durumun farklı olduğunu kaydetti. “ABD’nin gücünü kullanarak kendi menfaatlerini ilerleten ülkeleri dikkate almıyoruz. Bizim muhatabımız ABD’dir, arkasına takılan ülkelerle değil,” diye konuştu.
Fransa’ya yönelik eleştirilerini sürdüren Hakan Fidan, Suriye’nin kuzeyindeki kamplarda ve hapishanelerde bulunan Fransa vatandaşı DEAŞ’lıları geri alma çağrısında bulundu. Fidan, bu konuda Fransa’nın, anayasa ile kendi vatandaşı olarak tanımladığı bireyleri hapishanelerden alarak kendi ülkelerine getirmesi gerektiğini belirtti. “Kendi hapishanesine koyup, kendi mahkemesinde yargılanmaları gerekmektedir,” şeklinde konuştu.
Fidan, “Orada YPG’ye ya da başka terör örgütlerine hapishane hizmetleri verip, ileride bu kişileri destekleyeceğim demesi doğru değildir,” diye ekleyerek, Fransa’nın yaptığı bu yaklaşımın uluslararası hukukun ihlali anlamına geldiğini dile getirdi. Fransa’nın, kendi vatandaşlarını bu şekilde geri almaması durumunda Türkiye’nin üzerindeki yükün artacağını ifade etti.
Bahsettiği konular doğrultusunda Hakan Fidan, Türkiye’nin güvenlik kaygılarını sürdürmesi gerektiğini ve bu bağlamda bölgedeki terör faaliyetlerine karşı kararlı bir duruş sergileyerek mücadelesinin devam edeceğini belirtti. Özellikle terörle mücadelede işbirliğinin önemine dikkat çeken Bakan Fidan, bu tür desteklerin bölgede daha geniş güvenlik sorunlarına yol açacağı uyarısında bulundu.
Dışişleri Bakanı Fidan, Türkiye’nin sadece kendi güvenlik çıkarlarını düşünmekle kalmayıp, aynı zamanda bölgedeki istikrarı sağlamak adına da sorumluluk üstlendiğini ifade etti. “Türkiye olmadan bu konuda sağlıklı bir çözüm bulmanın mümkün olmadığını düşünüyoruz,” şeklinde değerlendirmelerde bulundu.
Son olarak, Hakan Fidan, Fransa ve ABD’nin bu tür destek açıklamalarının yanı sıra, Suriye’nin kuzeyinde gerçekleşen son gelişmeleri de yakından takip ettiklerini ve Türkiye’nin güvenlik stratejisini sürekli güncel tutacağını vurguladı. “Bölgeye yönelik atılacak her adım, Türkiye’nin ulusal çıkarlarına doğrudan etki ediyor. Bu nedenle, her türlü tedbiri alacak ve gerektiğinde müdahale edip durumu kontrol altında tutacağız,” dedi.
Bu açıklamalar, Türkiye’nin Suriye politikasıyla ilgili daha geniş bir çerçevede yapılacak değerlendirmelerin önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Özellikle Fidan’ın, ABD ile olan ilişkileri ve Fransa’nın bölgedeki pozisyonunu eleştirmesi, uluslararası arenada daha fazla dikkat toplayacağını gösteriyor.
Hakan Fidan’ın bu açıklamaları, Türkiye’nin dış politikasında attığı önemli adımların yalnızca askeri operasyonlarla sınırlı olmadığını, aynı zamanda uluslararası işbirliğinin ve diplomatik ilişkilerin ne denli önemli olduğunu da ortaya koyuyor. Türkiye’nin, müttefikleriyle olan ilişkilerinde daha dikkatli ve stratejik adımlar atmayı plan
