Ayhan Bora Kaplan suç örgütü mensubu olarak bilinen ve yurtdışına kaçtıktan sonra Ankara Emniyet müdürlüğünde görevli olan üst düzey emniyet müdürleriyle yaptığı görüşmeleri ifşa eden firari gizli tanık Serdar Sertçelik, siyasiler ve üst düzey bürokratlar hakkında ifade vermesi yönünde baskı yapıldığını iddia ederek planlanan bir kumpası gün yüzüne çıkardı. Sertçelik, suç örgütü içerisindeki ikinci adam olarak bilinmekteydi ve suç örgütünün işlediği suçlar hakkında önemli bilgilere sahipti. Ancak, suç örgütünden ayrılarak gizli tanık olmuş ve suç örgütü üyeleri hakkında bilgiler vermişti.
Serdar Sertçelik silahla vurulduktan 7 gün sonra adliyeye sevk edileceği gün, bir nakil şirketine ait ambulansla evinden çıkarılarak Ankara’nın Eryaman semtine kadar götürüldü. Buradan da arkadaşının otomobiliyle İstanbul’a doğru yola çıktığı tespit edildi. Yoldayken de GSM hattını değiştirdiği belirlendi. Bolu yakınlarında başka bir otomobile aldırılan Sertçelik’in İstanbul Şile’ye kadar gittiği ve yoldayken beraberinde bulunduğu kişiyle Organize Şube’de görevli komiser Metehan İlkyaz’ı aradıkları ortaya çıktı. Sertçelik’in Bodrum üzerinden kaçmamasının aksine iki gün boyunca İstanbul’da kaldıktan sonra Edirne’ye geçip Meriç Nehri üzerinden yurtdışına kaçtığı belirlendi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma kapsamında Sertçelik’in kaçırılmasında suçlu bulunan 7 şüpheli arasında emniyet görevlileri de yer aldı. Bu şüpheliler arasında dikkat çeken isimlerden biri, tutuklanan Ramazan Kubat’dı. Kubat’ın 2022 yılında Kemal Kılıçdaroğlu’nun danışmanı olarak görev yaptığı ve Sertçelik’in yurtdışına kaçış organizasyonunda rol aldığı tespit edildi. Tutuklanan diğer şüphelilerin de Sertçelik’in yurtdışına kaçmasına yardım ettikleri ve suçu örtbas etmeye çalıştıkları belirlendi.
Serdar Sertçelik’in açıklamaları ve ifadeleri, Ankara Emniyeti’nde yüksek bir rütbede görev yapan bazı isimlerin de adının karıştığı yasa dışı işlere ve suç örgütüne yardım ettiklerinin ortaya çıkmasına neden oldu. Bu durum, Türkiye’de büyük yankı uyandırdı ve kamuoyunda büyük bir infial yarattı. Suç örgütleriyle mücadelede yaşanan bu tür skandalların önlenmesi ve adaletin işlemesi için daha fazla adım atılması gerektiği vurgulandı.
