Elektrikli otomobillerin son yıllarda popüler hale gelmesiyle birlikte, birçok otomobil markası bu sektöre büyük yatırımlar yapmaya başladı. Bunlardan biri olan ABD merkezli otomobil üreticisi Ford, 2025 yılına kadar elektrikli araçlara 22 milyar dolar, otonom araçlara ise 7 milyar dolar olmak üzere toplamda 29 milyar dolarlık bir yatırım yapmayı planladığını duyurdu. Bu yatırımlarla birlikte Ford, Avrupa’da satacağı tüm araçların 2030 yılına kadar tamamen elektrikli olacağını açıkladı.
Ancak, Ford’un Avrupa’daki bu tamamen elektrikli araçlar satma planında bir değişiklik oldu. Ford, 2030’dan sonra Avrupa pazarında sadece tamamen elektrikli araçlar satma planından geri adım attığını duyurdu. Ford’un Avrupa’daki Genel Müdürü Martin Sander, Ford markalı içten yanmalı araçların 2030 sonrasında da pazarda olabileceğini belirtti. Sander, Londra’da gerçekleştirilen bir otomobil etkinliğinde yaptığı açıklamada, talep olması durumunda içten yanmalı araçların üretmeye devam edilebileceğini ifade etti.
Ford’un Avrupa’daki bu strateji değişikliği, elektrikli araç pazarının hızla gelişen ve değişen dinamikleriyle ilişkilendirilebilir. Diğer otomobil üreticileri de benzer adımlar atarak hem elektrikli hem de içten yanmalı araçlar üzerinde çalışmalarını sürdürüyor. Bu değişen trendler karşısında Ford’un esnek bir yaklaşım sergileyerek pazardaki taleplere göre stratejilerini revize ettiği görülüyor.
Sonuç olarak, Ford’un Avrupa’daki 2030 sonrası stratejisi, tamamen elektrikli araçlarla sınırlı kalmayacak gibi görünüyor. Şirketin içten yanmalı araçlara da açık olması, müşteri talepleri ve pazar dinamiklerine uygun bir esneklik gösterdiğini gösteriyor. Bu değişen stratejiler, otomotiv endüstrisindeki büyük markaların geleceğe yönelik vizyonlarını ve adaptasyon yeteneklerini gözler önüne seriyor. Ford, hem elektrikli araçlar hem de içten yanmalı araçlar konusunda ilerleyen yıllarda daha da farklı ve esnek stratejilere sahip olabilir.
