Fransa’da Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un kararıyla gidilen erken genel seçimler, ülke tarihinin en parçalı Ulusal Meclisini çıkarırken mecliste rekor sayıda siyasi grup oluştu. Macron’un aşırı sağın Avrupa Parlamentosu seçimlerindeki başarısının ardından Fransız siyasetine “netlik” kazandırmak için gittiği erken genel seçimlerin sonuçları, ülkeyi tarihinde daha önce alışık olmadığı bir koalisyon hükümeti sürecine soktu. Seçimlerin ardından Ulusal Meclis’te 11 siyasi grup oluştu ve Fransa tarihinin en parçalı meclisi doğdu. Macron’un Fransa siyasetini “netlikten” çok “karışıklığa” sürüklemekle suçlandığı seçimlerde siyasi grup sayısı arttı. Seçim sonuçlarına göre Yeni Halk Cephesi ittifakı mecliste en fazla sandalye sayısını elde etti.
Fransa’da 577 milletvekilinin belirlendiği seçimlerde, solcu Yeni Halk Cephesi ittifakı mecliste en fazla sandalye sayısını elde ederken Ulusal Meclis’te siyasi bir grup oluşturmak için en az 15 milletvekili gerekiyor. Tarihte 10 siyasi grup ile var olan meclis, 30 Haziran ve 7 Temmuz’daki seçimlerde yeni bir rekor kırarak 11’e yükseldi. Macron ittifakının oluşturduğu grup dışında diğer siyasi gruplar muhalefette yer almayı tercih ederken solcu 4 partinin oluşturduğu Yeni Halk Cephesi ittifakı Macron’un kendi gruplarından bir başbakan atamaması halinde muhalefette yer alacaklarını açıkladı. Seçim sonuçlarına göre Fransız Ulusal Meclisi’nde siyasi grupların dağılımı netlik kazandı.
Seçimlere katılan diğer siyasi gruplar arasında aşırı sağcı Ulusal Birlik (RN) ve Cumhuriyet için Birlikte’den oluşan Macron ittifakı öne çıktı. Mecliste aşırı sağcı Ulusal Birlik, Macron ittifakının ardından üçüncü büyük siyasi grubu oluştururken Macron’un partisi ise sandalye kaybetti. Eski Meclis Başkanı Yael Braun-Pivet’in yeniden başkanlığa seçilmesinin ardından meclis başkan yardımcılığı pozisyonlarına solcu ittifakın en büyük partisi LFI’den isimler seçildi. Aşırı sağcılar ise meclis başkan yardımcılığı pozisyonlarında temsil edilmedi.
Sonuç olarak, Fransa’da gerçekleşen erken genel seçimler sonucunda ülkenin tarihinde benzeri görülmemiş derecede parçalı bir meclis oluştu. Macron’un aşırı sağın yükselişini engellemek için aldığı karar, aşırı sağ partilerin ve sosyalistlerin güçlenmesine neden oldu. Ulusal Meclis’in yeni yapısı, ülkede koalisyon hükümeti sürecini başlattı ve siyasi belirsizliğe yol açtı. Macron ittifakının gücünün azalması, aşırı sağ partilerin ve solcu grupların mecliste sayıca artışıyla sonuçlandı. Bu durum Fransız siyasetinde önemli bir dönemeç olarak kaydedildi.