Rusya’nın başkenti Moskova’da bulunan “Crocus City Hall” adlı konser salonunda gerçekleşen terör saldırısı dünya genelinde endişe ve korkuya neden olmuştur. Saldırının ardından terör örgütü DEAŞ’ın üstlendiği belirtilse de, Rusya’nın Federal Güvenlik Servisi (FSB) Başkanı Aleksandr Bortnikov, saldırının arkasında ABD, İngiltere ve Ukrayna’nın olduğunu iddia etmiştir.
Bortnikov’un açıklamalarına göre, saldırının planlayıcıları Ukrayna topraklarına kaçmaya çalışmıştır. Bahsedilen ülkelerin saldırının arkasında olabileceği ve bu saldırıyı kahraman gibi lanse etmeyi amaçladığı belirtilmiştir. Ancak azmettirici henüz belirlenememiştir. FSB Direktörü, Ukrayna’nın ayrıca Orta Doğu’da militanları eğittiğini ve Rusya’ya karşı cephede savaşanları desteklediğini ileri sürmüştür.
Rusya, ABD’den gelen olası terör saldırısı bilgilerini dikkate almış ancak henüz somut bir kanıt bulunamamıştır. Bortnikov, Rusya’nın bu saldırıya karşı kararlı bir şekilde tepki vereceğini ve sorumluları cezalandıracağını belirtmiştir. Ülke içindeki terör tehlikesinin sürdüğüne işaret eden Bortnikov, Ukrayna Güvenlik Servisi’nin (SBU) terör saldırılarının halen devam ettiğini hatırlatmış ve bu kurumun terör örgütü olarak tanınması gerektiğini savunmuştur.
Rusya Devlet Başkanı Putin’in açıklamasına göre, Moskova’daki terör saldırısında 139 kişi hayatını kaybetmiş ve 100’den fazla kişi yaralanmıştır. Putin, saldırıyı düzenleyen 4 teröristin yakalandığını açıklamıştır. Bortnikov, saldırıdan sorumlu olan herkesin bulunacağını ve cezalandırılacağını ifade etmiştir. Bu kapsamda, Rusya’ya ve vatandaşlarına karşı suç işleyenlerin meşru hedef olduklarını ve bu hedeflerin yakalanacağını belirtmiştir.
Sonuç olarak, Moskova’da gerçekleşen terör saldırısı Rusya ve diğer ülkeler arasında gerilime neden olmuş ve olayın ardındaki sorumluların tespiti ve cezalandırılması için çalışmalar devam etmektedir. Her ne kadar saldırının arkasında ABD, İngiltere ve Ukrayna olduğu iddiaları olsa da, kesin bir delil henüz ortaya konulmamıştır. Rusya’nın terörist eylemlere karşı kararlı bir şekilde mücadele ettiği ve bu konuda uluslararası işbirliği yaptığı vurgulanmıştır.
