2007 doğumlu bir kız çocuğu, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na verdiği ifade ile İstanbul ve çevresindeki fuhuş pazarının korkunç boyutlarını gün yüzüne çıkardı. Verdiği ifadede, lise eğitimini bıraktığını ve 17 yaşında bir yıl süresince fuhuş sektöründe çalıştığını itiraf etti. Mağdur, annesinin bir eğlence mekanında konsomatris olarak çalıştığını belirtti. Bu trajik hikaye, yalnızca bireysel bir mağduriyetin ötesine geçerek toplumsal bir sorunun varlığını da gözler önüne seriyor.
Kız çocuğu, 27 yaşındaki T.A. isimli şahsın kendisini bu batağa sürüklediğini ve İstanbul, İzmit, Bursa gibi farklı şehirlerde faaliyet gösteren ajansların fuhuş pazarını yönettiğini açıkladı. Mağdur, her ay yüzlerce kişiyle cinsel ilişkiye girdiğini ve bu süreçte cinsel yolla bulaşan enfeksiyon kaptığını da belirtti. Savcılığın girişimi ile mağdur, Sosyal Hizmetler Müdürlüğü tarafından koruma altına alındı ve eğitimine devam etme imkanı sağlandı. Olayla ilgili soruşturma genişletildi.
Sözcü gazetesi yazarı Uğur Dündar’ın yani bir programda konuya dair yaptığı açıklamalar, fuhuş çeteleri ile ilgili yeni bilgilerin ortaya çıkmasına sebep oldu. Sözcü TV İstanbul Haber Müdürü Cem Özkeskin, mağdurun yaşadığı travmayı anlattıktan sonra, küçük yaştaki kızların nasıl ve kimler tarafından fuhuş bataklığına sürüklendiklerini dile getirdi.
Özkeskin’in aktardığı bilgilere göre, bu mağdurun ifadesinde 1024 ajansın varlığını belirttiği ve bu duruma ulaşmanın yollarını ise şu şekilde açıkladı: “İnternet üzerinden kısaca bir arama yaptığınızda, fuhuşla alakalı olmayan birçok site bulunmaktadır. Bu sitelerde bir katalog ile karşılaşıyorsunuz.”
Mağdur, ajansların kendisini arayarak fuhuş teklifinde bulunduklarını ve T.A. isimli şahsın kendisini belirli adreslere götürdüğünü belirtmiştir. Ayrıca, daha çarpıcı bir detay olarak, mağdurun 1.5 yaş küçük kız kardeşinin de fuhuşa zorlandığı ortaya çıktı. Kız kardeşi, henüz 14.5 yaşındayken Antalya’da bu bataklığa düşmüştü.
Buna ek olarak, Özkeskin, “Ajanslar bu genç kızları nasıl buluyor?” sorusuna yanıt olarak, pek çok canlı yayın uygulamasının varlığını ve bunların kimlik tespiti yapmadan 18 yaş altındaki kızların kullanabildiğini belirtti. Bu platformlarda, aslında fuhuş pazarlığı yapılmasa da, yayın başına hediye kazanarak gelir elde etme mekanizması bulunmaktadır.
Özkeskin, ayrıca bu ajansların genç kızları bu uygulamalardan alarak Dubai ve diğer Arap ülkelerine götürdüğünü ve fuhuş batağına sürüklediğini ifade etti. Bu konudaki bağlantıların, 4 yıl önce tespit edildiğini de vurguladı.
18 yaş altındaki kızların da bu tür işlerde kullanılmasının kanıtı, mağdurun ifadesiydi. İstanbul’da 1024 ajans olduğu ve bu sayının Bursa ile İzmit’te de en az üç katına çıkacağı düşünüldüğünde, bu sorunun boyutları daha iyi anlaşılmaktadır. Ancak İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, başlattığı yeterlilik soruşturmasını Bursa’ya devretti, bu durum soruşturmanın seyrini olumsuz yönde etkilemiştir.
Uğur Dündar’ın programında dile getirilen verilere göre, mağdur günde 150-180 kişiyle birlikte olduğunu, taleplerin ise 300-400 kişi seviyesinde olduğunu belirtmiştir. Kızların, bu yük altında kalamayarak rakamı düşürmeye çalış