15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti’nin hain bir darbe girişimiyle karşı karşıya kaldığı o kara günü birçok vatandaşın yaşadığı gibi Mustafa Çağır da o gece, sokaklara dökülerek vatanını korumak için mücadele etti. Mustafa Çağır, o gece göğsüne aldığı şarapnel parçasıyla yaralanmasına rağmen cesareti ve vatan sevgisiyle öne çıktı. O gece yaşananlar Mustafa için bir dönüm noktasıydı ve o artık bir 15 Temmuz gazisi olarak anılmaktan gurur duyuyordu.
Mustafa Çağır, gecenin ilerleyen saatlerinde meydanları dolduran vatandaşlarla birlikte darbecilere karşı mücadele verirken aldığı şarapnel yarasıyla gözünü kaybetme riskiyle karşı karşıya kaldı. Ancak o, vatanı için mücadele etmekten asla vazgeçmedi. Yaşadığı acılar ve travmaya rağmen vatan sevgisi ve cesaretiyle göz dolduran Mustafa, o geceyi unutulmaz kılan kahramanlardan biri haline geldi.
İki kaşının arasında kalan şarapnel parçasını “şeref nişanem” olarak gören Mustafa Çağır, yaşadığı acıyı her zaman gözlerinin önünde tutarak vatan sevgisini canlı tutmayı başardı. O gece yaşadıklarını unutmak yerine bir ders olarak gören Mustafa, vatan sevgisinin ne kadar önemli olduğunu her fırsatta dile getiriyordu.
Mustafa Çağır, o gece yaşadıklarını bir kader olarak görmek yerine bir görev olarak algıladı. Kendisine verilen bu şerefli görevi layıkıyla yerine getirmeye kararlı olan Mustafa, 15 Temmuz gecesi vatanına olan bağlılığını göstererek tarihe adını altın harflerle yazdırdı. O gece verdiği mücadele ve cesaretiyle tüm Türkiye’nin takdirini kazanan Mustafa, bir sembol haline geldi.
Bugün Mustafa Çağır, o gece yaşananları unutmamak adına sürekli olarak vatan sevgisine vurgu yapmaktadır. 15 Temmuz Gazisi unvanını gururla taşıyan Mustafa, o gece vatanı için verdiği mücadeleyi her zaman hatırlayarak genç nesillere de vatan sevgisinin ne kadar önemli olduğunu aktarmaya devam etmektedir. Mustafa Çağır, yaşadığı acıya rağmen vatan sevgisini canlı tutarak dimdik ayakta durmaya devam etmektedir. Onun cesareti ve vatan sevgisi, tüm Türkiye’ye örnek olmaya devam etmektedir.