İsrail ve Hamas arasındaki çatışmalar 7 Ekim’den bu yana devam etmekte ve Gazze halkı ağır şekilde etkilenmektedir. İsrail, Filistin halkına yönelik vahşetini sürdürerek Gazze’de 16 bin 314’ü çocuk, 10 bin 980’i kadın olmak üzere toplamda 39 bin 699 kişinin ölümüne neden olmuştur. Saldırılar sonucunda Gazze halkı göçe zorlanmış, BM verilerine göre Gazze’de yaşayan her 10 kişiden 9’u zorla yerinden edilmiştir. Bu durum, Filistinlileri ölümle ya da göçle tercihe zorlamaktadır.
İsrail ordusu, Gazze’nin kuzey bölgesine yoğunlaşarak hava, deniz ve kara saldırıları gerçekleştirmiştir. 1,4 milyon Filistinlinin yaşadığı Gazze’nin kuzey bölgesindeki saldırılar sonucunda binlerce insan evlerini terk etmek zorunda kalmış ve hastaneler ile okullar bombalanmıştır. Kuzeyden göç etmek zorunda kalan Filistinlilerin çoğu Han Yunus’a sığınmıştır, ancak burada da İsrail’in kara saldırıları devam etmiştir. Bu saldırılar nedeniyle Han Yunus’tan da pek çok Filistinli göç etmek zorunda kalmıştır.
Refah’a sığınan Filistinlilerin sayısı da artmış ve bu bölgede yapılmayan neredeyse 280 bin kişiye ulaşmıştır. Ancak ABD Başkanı Joe Biden’ın “kırmızı çizgi” olarak belirttiği Refah’a yönelik İsrail saldırılarına karşı çıkmasına rağmen, İsrail bu bölgeye de kara saldırısı düzenlemiştir. İsrail’in saldırıları sonucunda Gazze Şeridi’nin sadece yüzde 14’lük kısmı halkın ikamet ettiği bölgeler olarak kalmış, milyonlarca insan daracık bir alana sıkıştırılmıştır.
El-Mevasi bölgesine sığınan Filistinliler ise Akdeniz ile bu bölge arasında sıkıştırılmış durumdadır. İsrail, Filistinlilere önce buradan ayrılmalarını istemiş ancak daha sonra geri dönmelerine izin vermemiştir. Bu durum, El-Mevasi’de yaşam mücadelesi veren binlerce insanın endişe içinde yaşamasına neden olmaktadır. İlerleyen dönemlerde bu bölgeye yönelik yeni saldırılar beklenmektedir.