İsrail’in Gazze Şeridi’nde gerçekleştirdiği saldırılar devam ederken, en az 13 bin 500’ü çocuk, 9 bini kadın olmak üzere toplamda 31 bin 490 Filistinlinin hayatını kaybettiği bildirildi. 7 Ekim’den bu yana süren saldırılarda halkın sığındığı hastane, ibadet yerleri ve eğitim kurumları da hedef alınarak sivil altyapı da büyük zarar gördü. Enkaz altında binlerce ölünün olduğu belirtilirken, bölgede yaşanan korkunç manzaralar dünya genelinde de büyük endişe yaratmaktadır.
Gazzeli bir küçük kız, yaşadıkları kabusu anlatırken duygusal ifadelerde bulundu. “Böyle değildim ki ben, daha tatlıydım, daha güzeldim. Ancak savaş harap etti beni, cesetlerden harap olduk. Yahudiler babamı götürdü” diyen küçük kız, İsrail’in savaş politikalarının ne kadar yıkıcı olduğunu açık bir şekilde ifade etti. Kameralara yansıyan görüntülerde ise küçük kızın sempatik tavırları, yaşadıkları acıların içindeki umudu ve direnci yansıtmaktadır.
Savaşın devam ettiği bölgede yaşam şartlarının giderek zorlaştığını ve temel ihtiyaçların karşılanamadığını belirten küçük kız, yemek bulmakta güçlük çektiklerini dile getirdi. “Hayır gitmem ben, burada kalacağım” diyerek direnişini sürdüren kız, savaşın yıkıcı etkilerine rağmen mücadelesinden vazgeçmeye niyetli değildir. Yaşadıkları zorluklara rağmen umudu ve direnciyle dikkat çeken bu küçük kız, dünyaya savaşın yıkımını ve insanlık dramını hatırlatmaktadır.
Gazzeli küçük kızın ifadeleri, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ne denli insani bir trajedi yarattığını gözler önüne sermektedir. Savaşın en masum kurbanlarından biri olan bu çocuğun yaşadığı acı ve keder, insanlığın vicdanını sarsmaktadır. Dünya genelinde bu tür vahşetin son bulması ve barışın sağlanması için uluslararası toplumun bir araya gelerek çözüm bulması gerekmektedir. Gazzeli küçük kızın sesi, mazlumların çaresizliğini ve umutsuzluğunu anlatmaktadır ve bu çağrıya cevap vermek ise insani bir sorumluluktur.
