Türkiye’de gençlerin umutsuzluğu artarak devam ediyor ve bu durum, Avrupa’ya büyük bir beyin göçüne neden oluyor. Özellikle Almanya’ya yapılan göçlerde büyük bir artış yaşanıyor. Sadece bir yılda Almanya’ya 126 bin 487 nitelikli Türk genç yerleşme hakkıyla gitti. Bunun yanı sıra kaçak yollarla gidenlerin olduğu düşünüldüğünde, toplam beyin göçü sayısı 500 bini aşmaktadır.
Almanya’ya göç edenler arasında genellikle uzman personeller, doktorlar, mühendisler, iş insanları ve bilgisayar programcıları bulunmaktadır. Bu gençler, Türkiye’de iş bulamama veya geleceklerini burada görememe gibi nedenlerle Almanya’ya gitmeyi tercih etmektedir. Bilgisayar programcıları ve doktorlar, Almanya’ya en çok tercih edilen meslek grupları arasında yer almaktadır. 2023 yılı itibarıyla Türk gençlerin yaş ortalaması 22-27 arasındadır ve sayıları her geçen yıl artmaktadır.
Alman Konrad Adeneur Vakfı’nın yaptığı “2023 Türkiye Gençlik Araştırması” da Türk gençlerin bakış açısını ortaya koymaktadır. Araştırmaya göre, gençlerin büyük çoğunluğu Türkiye’deki ekonomik durumu kötü olarak değerlendirmekte ve hükümetin bu durumu düzeltebileceğine dair umutları olmadığı görülmektedir. Ayrıca gençler, asgari ücret politikasını ve özelleştirme politikasını beğenmemekte, gelir dağılımının adaletsiz olduğunu düşünmektedir.
Katılımcıların çoğu Türkiye’den ayrılmayı istemekte ve daha iyi bir hayat standardı arayışındadır. Almanya, gençler arasında en çok tercih edilen ülke olsa da ABD ve İngiltere de popüler seçenekler arasındadır. Ayrıca, gençlerin çoğunluğu Türkiye’nin kötü yönetildiğini düşünmekte ve parlamenter sistemin ülkeye daha uygun olduğunu savunmaktadır.
Sonuç olarak, Türk gençlerin giderek artan umutsuzluğu ve ekonomik sıkıntılar nedeniyle Avrupa’ya olan göçleri de artmaktadır. Bu durum, ülkedeki nitelikli genç işgücünün azalmasına ve geleceğe dair belirsizliklere neden olmaktadır. Almanya başta olmak üzere, Avrupa ülkeleri genç Türklerin taleplerini ve ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak, entegrasyon ve iş imkanları konusunda destekleyici politikalar geliştirmelidir. Bu sayede, Türkiye’deki genç nüfusun geleceği daha umutlu bir şekilde şekillenebilir.
