Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma, suç örgütünün 2 numarası olan gizli tanık Serdar Sertçelik ile polis şefi Şevket Demircan’ın ses kayıtlarının ortaya çıkmasıyla başladı. Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Kerem Gökay Öner hakkında ‘Görevi kötüye kullanma’, ‘Göreve ilişkin sırrın açıklanması’ ve ‘Suçluyu kayırma’ suçlarından iddianame düzenlendi.
Polis memurları Murat Çelik, Şevket Demircan, Ufuk Gültekin, Metehan İlkyaz ve Gökhan Karaca hakkında da ‘Görevi kötüye kullanma’, ‘Göreve ilişkin sırrın açıklanması’, ‘Tanığı etkilemeye teşebbüs’ ve ‘Suçluyu kayırma’ suçlarından ceza istendi. Sivil şüpheliler Nurullah Özgür Kopuk’un ‘Tanığı etkilemeye teşebbüs’ suçundan, Adem Kaçan, Mustafa Çotuk, Ramazan Kubat ve Erdoğan Sertçelik’in de ‘Suçluyu kayırma’ suçundan cezalandırılması talep edildi.
Ayrıca şüphelilere yöneltilen ‘Suç için anlaşma’ suçuyla ilgili olarak ayrı bir dosya üzerinden soruşturmanın yürütülmesine karar verildi. Firari olarak Macaristan’da yakalanan ve Türkiye’ye iadesi beklenen Serdar Sertçelik hakkında ise dosyanın ayrılmasına ve ‘Yargı görevini yapanı etkilemeye teşebbüs’, ‘Gizliliğin ihlali’ ve ‘Suç için anlaşma’ suçlarına yönelik ayrı bir soruşturma yürütülmesine karar verildi.
Ankara 13. Asliye Ceza Mahkemesine gönderilen iddianameyle birlikte suç örgütüne dair detaylar kamuoyuyla paylaşıldı. Suç örgütünün yapısı ve işleyişi, gizli tanık Serdar Sertçelik’in rolü ve polis şefi Şevket Demircan’ın suç örgütüyle ilişkisi detaylı bir şekilde incelendi. Suçluların suçlarını örtbas etmek için nasıl bir organizasyon içinde olduklarına dair deliller ve kanıtlar sunuldu.
Bu gelişmelerin ardından, suç örgütü üyeleri ve emniyet görevlileri arasındaki ilişkilerin ne şekilde işlediği ve suç örgütünün hangi faaliyetlerde bulunduğu daha detaylı bir şekilde araştırılmaya devam edilecek. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmanın sonuçları ve mahkeme süreci, adaletin tecellisi açısından büyük önem taşımaktadır.
