Güney Kore, dünya genelinde insansız hava araçlarına karşı lazer silahları konuşlandıran ilk ülke olacağını duyurdu. Güney Kore’nin Savunma Tedarik Ajansı (DAPA) tarafından yapılan açıklamaya göre, lazer silahları bu yıl içerisinde Kuzey Kore’nin insansız hava araçlarına karşı kullanılacak. Bu adım, Güney Kore’nin hava savunmasını güçlendirmeyi amaçladığı “Star Wars projesi” kapsamında gerçekleştirilecek.
Hanwha Aerospace tarafından geliştirilen lazer silah sisteminin her atışı yaklaşık 1,45 dolar maliyete sahip olacak. Sistemin, drone’ların motorları veya diğer elektrikli ekipmanlarını hedef alarak ışık huzmeleri ile vurabileceği belirtiliyor. Güney Kore’nin bu adımı, Kuzey Kore’ye ait 5 adet insansız hava aracının Güney Kore hava sahasına girmesi sonucunda gerçekleşti. Ülke, drone saldırılarına karşı etkili bir savunma sistemine sahip olmayı hedefliyor.
Güney Kore’nin sahip olacağı lazer silahlarına karşı dünya genelinde büyük bir ilgi bulunmaktadır. ABD, İngiltere, Japonya ve İsrail gibi ülkeler de benzer silah sistemlerini geliştirme ve kullanma konusunda çalışmalar yürütmektedir. Ancak, lazer silahlarının kullanımıyla ilgili bazı etik endişeler de bulunmaktadır. Bu silahların insanlara yönelik kullanımının, kalıcı hasara yol açabilecek güçlü enerji ışınları içermesi nedeniyle uluslararası düzeyde düzenlenmesi ve denetlenmesi gerekmektedir.
Güney Kore’nin insansız hava araçlarına karşı lazer silahlarını kullanmaya başlaması, gelecekteki hava savunma alanlarında “oyun değiştirici” bir adım olarak değerlendiriliyor. Ülkenin hava savunmasını güçlendirme amacı taşıyan “Star Wars projesi”, geleneksel silahlara göre daha hassas ve uygun maliyetli bir alternatif sunmayı hedefliyor. Güney Kore’nin, insansız hava aracı tehditlerine karşı daha etkin bir savunma sağlamayı amaçlayan bu projeye ilişkin detaylar ise henüz tam olarak açıklanmış değil.
Sonuç olarak, Güney Kore’nin insansız hava araçlarına karşı lazer silahlarını kullanma kararı, ülkenin hava savunmasını güçlendirecek ve uluslararası alanda dikkat çekecek bir adım olarak karşımıza çıkıyor. Ancak, bu tür silah sistemlerinin kullanımıyla ilgili etik ve uluslararası düzenlemeler, ilerleyen süreçte daha da önem kazanacak gibi görünmektedir.