Hakkari Belediye Başkanı Mehmet Sıddık Akış’ın 3 Haziran’da görevden uzaklaştırıldıktan sonra tutuklanarak cezaevine konulması ve yerine Vali Ali Çelik’in kayyum olarak atanması kararına tepkiler devam ederken, DEM ve DBP öncülüğünde kente ‘kayyuma hayır, irade gaspına hayır’ ‘Demokrasi’ mitingi düzenlendi.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Tülay Hatimoğulları Oruç, DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır, Hakkari Belediyesi Eş Başkanı Viyan Tekçe, milletvekilleri, bir çok ilin belediye eş başkanlarıyla birlikte binlerce kişi, DEM Parti il binası önünde bir araya geldi.
Kalabalık, kortej eşliğinde mitingin yapılacağı Sümbül Mahallesi Tekser mevkisindeki otogar alanına kadar yürüdü. Polisin geniş güvenlik önlemi aldığı mitinge gelenler, slogan atıp, pankartlar açarak Hakkari Belediyesi’ne kayyum atamasına tepki gösterdi.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları Oruç, Hakkari Belediye Eş Başkanı Mehmet Sıddık Akış’ın tutuklanarak cezaevine gönderilmesi ve yerine kayyum atanmasına tepki gösterdi.
Oruç, “Bizler, kayyum atandığı günden beri buradayız, direniyoruz, direnmeye de devam edeceğiz. İrademizi çalanlara karşı direniyoruz. Direnişinize binlerce kez selam olsun. Ey AKP ve küçük ortağı MHP, buradaki halkın sesini, tepkisini, direnişini görün. Hakkari’deki kayyumunuzu derhal geri çekin. Belediye meclisimizin seçtiği Viyan Tekçe, Belediye Eş Başkanımızdır. Bunu kabul etmelisiniz. Belediye yönetimi, kayyumun elinden alınıp esas sahiplerine teslim edilmelidir. Bizler, kayyuma karşı direnirken çoğu kez polisin saldırısına da uğradık. Her türlü kumpası Kürde reva görenler şunu bilsin; halk, bu siyasi darbeyi kabul etmiyor. Valiliğin bahçesinde basın açıklaması yaparken, alana jandarmayı indirdiler. Belediyeleri kazandığımız her yerde direnişimizi sürdüreceğiz” dedi.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan ise kayyumu kabul etmediklerini belirterek, şöyle konuştu:
“Yüzlerce kilometre kat edip Hakkari’ye gelen herkese selam ve saygılarımı sunuyorum. Van’da olduğu gibi bugün burada da dayanışma içerisinde olan Kürt halkı ve Hakkarili yurttaşlarımızı yalnız bırakmayan değerli dostlarımıza söz veriyoruz. Önümüzdeki günlerde iktidarın faşizan politikalarına karşı daha güçlü direniş göstereceğiz. Günlerdir kamuoyu Hakkari kayyumunu tartışıyor, Türkiye halkları tartışıyor, dünya halkları tartışıyor. Ama iktidar kulağını tıkamış, kayyumcu anlaşın doğru olduğunu söylüyor. Hakkari’ye geldiğimizde kayyum Vali ne demiş biliyor musunuz? ‘Kentimize hoşgeldiniz’ diyor. Kayyum Vali efendi, burada bir huzur vardı, onu da bozdunuz.
İradeyi gasp edenlerin ‘hoş geldiniz’ demesini kabul etmiyoruz. Hakkari bizimdir, sizler olsa olsa gaspçı olursunuz. İnşallah halkımız, halklarımızın dayanışmasıyla bir gün size ve sizi atayanlara bay bay diyeceğiz. Cumhurbaşkanı Erdoğan diyor ki; biz hukuku uyguluyoruz. Evet, Kürdistanda Kürtlere bir hukuk uygulanıyor. Ama bu hukuk düşmanlık hukukudur.
Dağını, yaylasını, dilini yasaklayacaksın, sandıktan çıkan idaresini gasp edeceksin, belediye eş başkanlarını içeri atacaksın. Sonra diyeceksin ki, biz hukuk uyguluyoruz. Bizler ezilenler olarak bu hukuksuzluğa karşı direneceğiz. Buradan sesleniyoruz, yeniden seçim yapılmasına varız. Cesaretiniz varsa buyrun. Hırsız kayyumunuza güveniyorsanız buyrun seçime gidelim. Bu halkın önünde hiç kimse duramaz. Bu dağlar, hırsız kayyumculara geçit vermez.”
