Geçtiğimiz günlerde TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen Hayvanları Koruma Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin ardından Türkiye genelinde hayvanlara yönelik işkence ve katliam vakaları artmaya başladı. Niğde, Ankara ve son olarak Manisa Salihli’de yaşanan vahşet olayları toplumda büyük infial yaratmıştı. Muzaffer Şen adlı bir vatandaşın üç yavru kediyi vahşice öldürmesinin ardından, İzmir Yaşam Hakları Savunucuları ve Salihli’deki hayvan severler bir araya gelerek katliama tepki göstermek amacıyla bir basın açıklaması düzenledi.
Grup, Salihli Demokrasi Meydanı’nda toplanarak “Katlettiğiniz hayvanlar sonunuz olacak”, “Katiller içeri, hayvanlar dışarı” ve “Kafesleri parçala” gibi sloganlar atarak adalet taleplerini dile getirdi. Basın açıklamasını ise İzmir Yaşam Hakkı Savunucuları adına Gizem Tarhan yaptı. Tarhan, yasanın geri çekilmesini ve hayvan haklarının korunmasını talep ederken, Muzaffer Şen gibi şiddet uygulayan kişilerin en ağır cezaları alması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, hayvanlara yönelik gerçekleşen her türlü zulmün insanlığa karşı işlenmiş bir suç olduğunu ve faillerin cezasız bırakılmaması gerektiğini ifade etti.
İzmir Yaşam Hakları Savunucuları ve diğer hayvan severler, Manisa adliyesine giderek adalet taleplerini bir kez daha dile getirmeye çalıştı. Ancak avukatlar ve savunucular, polisin engeliyle karşılaşarak içeri alınmadı. Bu durum, toplumda hayvan hakları konusunda yaşanan duyarsızlığı ve adaletsizliği bir kez daha gözler önüne serdi.
Hayvanlara yönelik işlenen suçların cezasız bırakılmaması gerektiğini vurgulayan savunucular, adaletin tesis edilmesi için mücadeleyi sürdüreceklerini belirtti. Ayrıca, hayvan haklarının korunması ve yasaların güçlendirilmesi gerektiğini ifade ederek, bu tür vahşet olaylarının tekrarlanmaması için gerekli önlemlerin alınması çağrısında bulundular.
Son olarak, hayvan sever grup üyeleri, failin evine giderek katledilen kedilerin fotoğraflarını bırakarak bu vahşetin unutulmayacağını ve suçluların hesap vereceğini vurguladı. Hayvanlara yapılan her saldırının aslında tüm canlılara karşı bir saldırı olduğunu ve bu tür şiddetin asla kabul edilemeyeceğini belirterek, adaletin sağlanması için ellerinden geleni yapacaklarını ifade ettiler.
