Diyarbakır’ın Sur ilçesinde bulunan Melik Ahmet Mahallesi’nde yaşanan olayda gençler tarafından dövülüp bıçaklanarak linç edilen Ergün Arslan’ın cinayetiyle ilgili dava, 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme duruşmasında, tutuklu iki sanık hazır bulunurken, tutuksuz dört sanık ise katılmadı. Duruşmada tüm sanıkların cezalandırılması talep edildi.
Mahkeme heyeti, güvenlik kamerası kayıtlarına dayanarak Ergün Arslan’ın gençler tarafından dövülerek sokak sokak gezdirildikten sonra linç edilip öldürüldüğünü tespit etti. Arslan’ın iddia edilen taciz olayıyla ilgili ise kız çocuğunun ifadesine başvuruldu ve Arslan’ı tanımadığını söylediği ve taciz iddialarının asılsız olduğu belirtildi. Arslan’ın hayvansever biri olması nedeniyle sokakta başı boş dolaşan bir yavru kediye eziyet eden gençlere karşı çıktığı için linç edildiği ortaya çıktı.
Mahkeme tarafından izlenen görüntülerde, tutuklu sanık B.E’nin çelik boru anahtarıyla Arslan’ı defalarca dövdüğü ve yaraladığı tespit edildi. Otopsi raporu da Arslan’ın vücudunda ağır yaralanmalar olduğunu gösterdi. Sanıkların Arslan’ı dövüp Emniyet Ekipler Amirliği’nin önüne getirerek linç ettikleri belirtildi.
Mahkeme, olayın ciddiyeti ve sanıkların suçunu işlediği konusunda vicdani kanaat oluşturarak tutuklu sanıklardan B.E ve S.D’ye müebbet hapis cezası verdi. B.E’nin cezası iyi hal indirimiyle 25 yıla düşürülürken, S.D’nin cezası ise yaşının küçük olması sebebiyle 11 yıl 8 ay olarak belirlendi. Tutuksuz sanıkların da yaş küçüklüğü nedeniyle cezaları indirildi.
Ergün Arslan’ın çocuğu olamaması sebebiyle hayvanlara karşı büyük sevgi beslediği ve sokak hayvanlarıyla ilgilendiği belirtildi. Arslan’ın olay günü sokakta gençlerin yavru kediye işkence yapmasına karşı çıkarak tartışmaya neden olduğu ve “Tacizci” suçlamasıyla linç edilerek öldürüldüğü ifade edildi. Arslan’ın yaşanan olaylar karşısında hayvansever ve yardımsever kişiliğinin sonucunda canı pahasına bedel ödediği vurgulandı.