İzmir’in Güzelyalı semtinde bulunan 16 yıllık sahaf Ümit Nar, iş yerinin ismi olan ‘Hermes Sahaf’ı tescil ettirmek için Türk Patent Kurumu’na başvuruda bulundu. Ancak Fransız lüks moda markası Hermes’in Türkiye’deki avukatları, ticari isim ihlali iddiasıyla başvuruya itiraz etti. Türk Patent Kurumu, Nar’ın talebini reddetti ve bunun üzerine Nar, Fransız markası Hermes’e karşı Ankara Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nde dava açtı. 29 Haziran’da görülen davada mahkeme, Patent Kurumu’nun kararını iptal ederek Nar’ın ‘Hermes’ ismini kullanmasını engelleyen kararı bozdu.
Ümit Nar, 2008 yılından beri sahaflık yaptığını belirterek, Hermes’in sanatçıları temsil eden bir karakter olduğunu vurguladı. Hukuki süreci anlatan Nar, Patent Kurumu’nun kararının ardından dava açtıklarını ve mahkemenin kendisini haklı bulduğunu ifade etti. Marka tescilini almak için önlerinde bir engel kalmadığını belirten Nar, bu durumun uluslararası bir kültürel kavramın herhangi bir şirketin elinde olmamasını sağlamak adına önemli bir adım olduğunu dile getirdi.
Nar, karşısındaki firmanın büyüklüğüne rağmen marka haklarının sadece dev firmalara verilmemesi gerektiğini ve mahkeme kararının bu konuda önemli bir kazanım olduğunu söyledi. Avukat Hasan Hilmi Güllü ise kararı bir zafer olarak değerlendirerek, dev markaların agresif marka tescil politikalarını sınırlayacak yargı içtihatlarının önünün açılacağını düşündüklerini belirtti.
Türk Patent Kurumu’nun kararının ardından açılan dava sonucunda Ümit Nar’ın ‘Hermes Sahaf’ markasını tescil ettirme hakkı verilmiş oldu. Bu durum, küresel çapta faaliyet gösteren dev markaların haksız tescil işlemlerine karşı bir önlem olarak değerlendirildi. Bu kararın, dev markaların marka tescil kurumunu etkileme girişimlerine karşı bir duruş sergilediği ve bu tarz uygulamaların sınırlandırılmasına öncülük ettiği düşünülüyor. Aynı zamanda kararın, dev markaların agresif marka tescil politikalarının önünü kesecek yargı içtihatlarının doğmasına vesile olacağı da vurgulanıyor.