Hizbullah terör örgütü, Diyarbakır’ın Silvan İlçesinde faaliyet gösteren askeri kanadı sorumlusu İhsan Baran ve Metin Avut, 1992-1993 yıllarında gerçekleştirdikleri saldırılarla gündeme geldi. Bu saldırılarda 31 kişi öldürüldü ve 17 kişi yaralandı. Ardından, Diyarbakır 1, 2, 3 ve 4 No’lu Devlet Güvenlik Mahkemeleri’ne bu tetikçiler hakkında dava açıldı. Daha sonra, tüm davalar 4 No’lu DGM’de birleştirildi.
Tetikçiler, örgüt şurasından aldıkları fetva ile Takarov silahlarla öldürülecek kişilere tek kurşunla infazlar gerçekleştirdiler. Ancak, 30 yıl boyunca her iki tetikçi de yakalanamadı. İçişleri Bakanlığı, İhsan Baran’ı arananlar listesine 500 bin lira ödülle gri kategoride dahil etti. Ancak, zaman aşımı nedeniyle Ağır Ceza Mahkemesi, tutuklama kararlarına rağmen iki tetikçi hakkındaki davaların düşmesine karar verdi.
Mahkeme, Metin Avut ve İhsan Baran hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektiren suçlardan kamu davası açıldığını belirtti. Ancak, dava zamanaşımına uğradığı için düşürüldü. 30 yıl boyunca yargılama yapılamaması, mahkemenin bu kararı almasında etkili oldu. Emniyet ve jandarma birimlerine yazı yazılarak iki tetikçi hakkındaki yakalama emirleri kaldırıldı. Tüm yargılama giderleri ise kamunun üzerine bırakıldı.
İhsan Baran 20 yaşındayken işlediği cinayetlerle gündeme gelmiş ve yakalanamamıştı. Şu an 50 yaşında olan Baran ve 52 yaşındaki Metin Avut, yargılama sonucunda serbest kaldılar. Tahir sırasına göre öldürülen 31 vatandaşın isimleri açıklandı. Tüm bu olaylar, 1992-1993 yıllarında gerçekleşmişti ve günümüzde hala çözümlenememiş bir vakadır.
Yıllar geçtikçe unutulmaya yüz tutan bu cinayetler, hala karanlıkta kalmaya devam ediyor. Tetikçilerin hala cezalandırılması için toplumun ve yargının üzerine düşen görevler olduğu açıktır. Bu dava, zaman aşımının getirdiği hükmün yanı sıra, adaletin ne kadar zor bir yol olduğunu da gözler önüne sermektedir.