İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ile birlikte toplamında 99 şüpheli hakkında ciddi suçlamalarla bir soruşturma başlattı. İlgili suçlamalar arasında “suç örgütü yöneticisi olmak”, “suç örgütüne üye olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek” ve “ihaleye fesat karıştırmak” gibi ağır maddeler yer almaktadır. Ekrem İmamoğlu’nun en yakın isimleri arasında bulunan İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat ile Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan da dahil olmak üzere toplamda 7 kişi, “PKK/KCK terör örgütüne yardım etmek” suçlamasıyla da sorgulanmaktadır.
Soruşturmaların derinlemesine devam etmesiyle İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele Şubesi, bu araştırmaları destekleyen MASAK raporları üzerinde titiz bir inceleme çalışma yürütmektedir. Söz konusu raporlar, olayların hangi boyutlara ulaştığını ve şüphelilerin nasıl bir yapı içerisinde hareket ettiklerini araştırmak açısından önemli bir rol oynamaktadır.
Son zamanlarda dikkat çeken bir gelişme, raporlar aracılığıyla 2021 yılında Ali Nuhoğlu’nun şirketinde elektrikçi olarak görev yapan 22 yaşındaki Furkan Remzi Ceylan’ın 2023 yılında, İstcon İnşaat Yatırım Sanayi ve Ticaret AŞ’nin Yönetim Kurulu Başkanı hâline gelmesidir. Bu hızlı yükseliş, birçok kişide şaşkınlık yaratmıştır ve soruşturma çerçevesinde sorgulanan bu kişiyle bağlantılı gelişmelerin araştırılması zihinlerde çeşitli soru işaretleri oluşturmuştur.
Öte yandan, aynı raporda dikkat çeken bir başka unsur, Ceylan’ın şirketinin yalnızca 2024 yılında KİPTAŞ ve İSFALT’tan toplamda 3 milyar lira değerinde ihale almış olmasıdır. Bu ihale tutarlarının, Ali Nuhoğlu’nun şirketine aktarılmasının ardından daha sonra Ceylan ve şoförü tarafından nakit olarak çekildiği belirlenmiştir. Bu talihsiz süreçte Alien Nuhoğlu ve Furkan Remzi Ceylan, gözaltına alınan şüpheliler arasında yer almaktadır.
Böylesine önemli suçlamaların gündeme gelmesi, İstanbul’daki yönetim anlayışını ve ilgili kurumların işleyişini de sorgulanır hâle getirmiştir. İBB’nin başında bulunan bir başkan ve bu denli yüksek mevkideki kişilerin isimlerinin geçmesi, hem kamuoyunda hem de medya organlarında büyük yankı uyandırmıştır. Bu tür iddialar, alarm zillerini çalmakta ve ilgili mercilerin olaya ilişkin daha fazla bilgi edinme taleplerini artırmaktadır.
Özellikle, ekonomik boyutta büyük rakamların söz konusu olduğu bu olay, yalnızca bireyler açısından değil, şehir yönetiminin genel işleyiş biçimi açısından da son derece değerlidir. İBB’nin, şehri yönetme biçimini ve bu yönetim anlayışının arka planını şekillendiren unsurların neler olduğuna dair bir tartışma başlatmıştır. Bu bağlamda, vatandaşların kamuya olan güvenini zedeleyen bu suçlamalar ileriki süreçte daha geniş boyutlarda ele alınacak gibi görünmektedir.
Sonuç olarak, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan bu geniş çaplı soruşturmalar, çeşitli yönleriyle dikkat çekici ve karmaşık bir yapıya sahiptir. Başta İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu olmak üzere birçok üst düzey yöneticinin etkin olduğu bu olay, önümüzdeki dönemde kamuoyunun takibinde kalacak ve gelişmeler sıkı bir şekilde izlenecektir. İstanbul’un geleceği açısından önemli bir dönüm noktası olan bu soruşturmalar, kamu gözetimi altında yürütülmesi gereken oldukça hassas bir süreçtir.