İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından gerçekleştirilen kapsamlı bir soruşturma, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu ve 99 şüpheli hakkında yürütülmektedir. Bu soruşturma çerçevesinde, bazı ciddi suçlamalar gündeme gelmiştir. Bu suçlamalar arasında “suç örgütü yöneticisi olmak”, “suç örgütüne üye olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek” ve “ihaleye fesat karıştırmak” gibi çeşitli suçlar yer almaktadır. Ayrıca, İBB Başkanı İmamoğlu, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat ve Şişli Belediye Başkanı Resul Emrah Şahan’ın da aralarında bulunduğu 7 şüpheli hakkında “PKK/KCK terör örgütüne yardım etmek” suçlamasıyla ilgili soruşturmalar sürdürülmektedir.
Şüphelilerin emniyet işlemeleri tamamlandıktan sonra, İstanbul Adliyesi’nin Çağlayan’daki binasına sevkleri gerçekleştirilmiştir. Burada, nöbetçi sulh ceza hakimliği önünde işlemleri tamamlanan bazı şüphelilerin durumu dikkat çekmiştir.
Buğra Gökçe’nin İfadesi
Bu soruşturma kapsamında tutuklanan İstanbul Planlama Ajansı Başkanı Buğra Gökçe, kendi ifadesinde suç örgütüne üye olmak ve rüşvet gibi suçlamaları şiddetle reddetmiştir. Gökçe, ihalelerin yapıldığı tarihlerde İBB’de görevli olmadığını belirtmiş ve 2022’nin Haziran ayında İBB’de çalışmaya başladığını, öncesinde ise İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde genel sekreterlik yaptığını ifade etmiştir. Kendi sürecinin, İzmir’de yapılan bir suç duyurusu sonrası mal varlığının araştırılmasıyla başladığını ve sonuçta kovuşturmaya yer olmadığına dair bir karar verildiğini belirtmiştir. Gökçe, “Bir kamu görevlisi olarak, yasal olarak görevimi yaptım. Hiçbir menfaatim ve menfaat sağlamadım.” şeklinde konuşmuştur.
Gökçe, aynı zamanda hiçbir şekilde rüşvet almasının söz konusu olamayacağını savunmaktadır. Bu ifade, durumun ne kadar ciddi olduğunu ortaya koymakta ve Gökçe’nin suçlamalara karşı ne kadar mukavemet gösterdiğini yansıtmaktadır.
Ercan Saatçi’nin İfadesi
Diğer bir şüpheli olan Ercan Saatçi, hakkında verilen adli kontrol kararı sonrası yaptığı açıklamada hayatında kimseye rüşvet vermediğini iddia etmiştir. Saatçi, “Şaşkınlıkla buradayım. Büyük bir yanlışlık yapılıyor. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum.” şeklinde beyanlarda bulunmuştur. Bu açıklama, iddiaların kendisi açısından ne kadar ağır bir baskı oluşturduğunu gözler önüne sermektedir.
Ali Nuhoğlu’nun İfadesi
Şüpheli Ali Nuhoğlu, medyada yer alan 2 villanın yasal satışında değerinin altında verildiğine dair iddialara ilişkin savunmasını yapmıştır. İddialara göre, ilgili cari hesaplar içerisinde 15 milyon lira olarak görünen ödemenin taraflar arasındaki sözleşme içeriğinde yer almadığını dile getirmiştir. Nuhoğlu, şu an inşaat halinde olan 450 metrekarelik yeni bir villa devrinin kurdan gelen 87 milyon lira farkının ise hiçbir boyutuyla görülmediğini vurgulamıştır. Ayrıca, bu villaların 40 yıllık kooperatif evleri olduğunu hatırlatarak, “Maksadımız burada bir aile evi yapmaktı. İmar haklarını kullanabildik. Geriye zaten 150 metrekare kalmıştır.” demiştir. Nuhoğlu, İBB ile ilgili işlemlere atıfta bulunarak, “Buradaki var olan ilişkiyi, bir şekilde İBB’de yaptığım işlerle alakalı kurguyu anlamıyorum.” şeklindeki ifadeleriyle dikkat çekmiştir.
Serdal Taşkın’ın İfadesi
Şüpheli Serdal Taşkın da ifadelerinde 2019-2020 yılları arasında Medya AŞ’de