Türkiye’de son günlerde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ndeki kirli para trafiği skandalı gündemi meşgul ediyor. Skandal, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun danışmanı ve İBB Spor Kulübü Başkanı Fatih Keleş’in para sayma görüntüleriyle patlak verdi. Görüntülerin CHP İstanbul İl Başkanlığı’nda çekildiği ve paraların genel başkanlık seçiminde delegelere dağıtıldığı iddia edildi. Bu olay, partide büyük bir sarsıntı yarattı.
Konuyla ilgili olarak CHP İstanbul İl Başkanlığı da bir açıklama yapmak zorunda kaldı. Parti tarafından yapılan açıklamada, görüntülerin İl Başkanlığı binasında değil, mal sahibinin avukatı Gökhan Taşkapan’ın ofisinde çekildiği iddia edildi. Ayrıca, görüntülerin 2019 yılına ait olduğu belirtilirken olayın üzerine gidildiği ve konuya dair bir tutanak tutulduğu vurgulandı.
Ancak CHP’nin eski avukatı Mustafa Kemal Çiçek, partinin açıklamalarını yalanladı. Çiçek, “CHP İstanbul İl Başkanlığının yayınladığı belgenin doğruluğuna şüpheyle yaklaşılmalıdır” dedi. Ayrıca, Aralık 2019’da İl binasının alımında Genel Merkez avukatı olarak bulunduğunu ve belirli bir miktar paranın Genel Merkez tarafından gönderildiğini belirtti. İşlemlerin banka aracılığıyla yapıldığını ve haricen toplanan paraların olmadığını savundu.
Çiçek, “Satıcıya ödenen miktarın banka üzerinden transfer edildiğini” ve herhangi bir harici para toplama olayının gerçekleşmediğini söyledi. Eğer birileri haksız yere zenginleşmişse, bunun ilgili makamlarca inceleneceğini ve gerekli işlemlerin yapılacağını belirtti. Skandal, CHP içinde bazı çatlaklar oluşturmuş gibi görünüyor.
Bu skandal, Türk siyasetinde ciddi bir tartışma konusu haline gelmiş durumda. Halk, partililer ve diğer siyasi kesimler, konunun net şekilde açığa çıkartılmasını ve gerekli adımların atılmasını bekliyor. Skandalın sonuçları ne olacak, ilerleyen günlerde açıklanması bekleniyor. Önümüzdeki günlerde de benzeri skandalların ortaya çıkması halinde, Türkiye’de siyasi atmosfer oldukça gerilebilir. Skandalın detayları ve gerçeklerinin gün yüzüne çıkması için ise güçlü bir kamuoyu baskısı şart görünüyor.