Mahfi Eğilmez, Türkiye ekonomisinde devalüasyon beklentilerinin arttığına dikkat çekerek, ekonomideki geçici düzelmelerin kalıcı bir iyileşmeye işaret etmediğini belirtti. Faiz oranlarının enflasyonun altına düştüğü dönemlerde ekonomik dengelerin ciddi şekilde bozulduğunu vurgulayan Eğilmez, faiz politikasının krizi çözmek için tek başına yeterli olmadığını savundu. Bu durum, enflasyon, faiz ve döviz kuru arasındaki hassas dengeye yönelik kaygıların arttığı bir dönemde devalüasyon riskini gündeme getirdi.
Eğilmez’in açıklamaları, ekonomik toparlanmanın yapısal reformları gerektirdiğini vurgularken, yanlış faiz politikalarının derin sorunlara yol açabileceği uyarısını içeriyordu. Ayrıca, toplumdaki beklentilerin kuranın düşük kalması ve bir düzeltme ile yükseleceği düşüncesine dayandığını belirterek esnafın fiyatları buna göre belirlediğini, ancak ekonominin dengelerinin bozulmasıyla fiyatların da anormal bir şekilde arttığını ifade etti. Eğilmez, 2021 Eylül ayına kadar esnafta aşırı fiyat artışının yaşanmadığını ancak son dönemlerde dengelerin bozulmasıyla bu durumun değiştiğini söyledi.
İktisatçı ayrıca, faizi enflasyonun altına düşürmenin ekonomik dengeleri bozduğunu ve bu durumun ahlaki, sosyal ve yönetimsel sorunları da beraberinde getirdiğini belirtti. Faiz artışının eski dengelere dönüşü sağlayamayacağını ve ekonominin geçici düzelmelerinin kalıcı bir çıkışı işaret etmediğini vurgulayan Eğilmez, ekonomideki dengelerin yeniden sağlanmadan sorunların çözülemeyeceğini dile getirdi.
Sonuç olarak, Mahfi Eğilmez’in uyarıları, Türkiye ekonomisindeki gündem maddelerine yeni bir boyut kazandırırken, ekonomik toparlanma için yapısal reformların öneminin altını çizdi. Devalüasyon beklentilerinin arttığı bir dönemde krizin sadece faiz politikası ile çözülemeyeceği ve ekonomideki anormalliklerin temel sebebinin dengelerin bozulması olduğunu vurgulayan Eğilmez, toplumda ve yönetimdeki değişimlerin ekonomik istikrara olan etkisine de dikkat çekti.