İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması ve ardından yolsuzluk soruşturması çerçevesinde tutuklanması, Türkiye’nin en kalabalık şehri olan İstanbul’da toplumsal olayların patlak vermesine neden oldu. Bu gelişmeler üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, yaşanan olaylarla ilgili derinlemesine bir araştırmaya girişmiş durumda. Soruşturma kapsamında, İmamoğlu’nun durumu sebebiyle yaşanan toplumsal gerginlikler inceleniyor ve ilgili merciler konuyla ilgili yetkili adımlar atmaya devam ediyor.
KIŞKIRTMAK İÇİN GREV ÇAĞRISI
Bu bağlamda, 24 Mart 2023 tarihinde Eğitim-Sen’in resmi sosyal medya hesapları üzerinden Türkiye’deki mevcut toplumsal olayları kışkırtmaya yönelik bir çağrı yapıldığı tespit edildi. Eğitim-Sen’in yapmış olduğu bu açıklama, herhangi bir kanuni grev şartı sağlanmadan gerçekleştirildi ve bu durum, toplumda huzursuzluğa yol açabilecek bir tavır olarak değerlendirildi.
Toplumsal gerginliğin arttığı bir dönemde, böyle bir çağrının yapılması, özellikle eğitim camiasında önemli bir etki yarattı. Eğitim-Sen, Türkiye genelindeki eğitim çalışanlarını temsil eden ve eğitimle ilgili politikaları savunan bir sendika olarak biliniyor. Bu tür çağrılar, toplumdaki çeşitli gruplar arasında daha büyük çatışmalara ve gerilimlere yol açma potansiyeline sahip. Dolayısıyla, Eğitim-Sen’in yaptığı bu tarihli grev çağrısı, ciddi bir soruşturma konusu oldu.
RE’SEN SORUŞTURMA BAŞLATILDI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Eğitim-Sen Merkez Yürütme Kurulu üyeleri ve söz konusu sosyal medya hesabını yöneten kullanıcılar hakkında “suç işlemeye alenen tahrik etme” suçlamasıyla re’sen soruşturma başlattı. Bu durum, sendikanın resmi bir açıklama yaparak toplumun gerginliğini daha da artıracak adımlar atmadan önce yasal süreçlerin nasıl işleyeceği konusunda belirsizlikler yaratmıştır. Yürütülen soruşturmanın detayları, kamuoyu tarafından ilgiyle takip edilmektedir. Çünkü, bu durum sadece Eğitim-Sen’in değil, Türkiye’nin eğitim sistemi ve sendikacılık anlayışı açısından da önemli sonuçlar doğurabilir.
Sonuç olarak, Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınması, İBB’nin yönetimindeki siyasi gerginlikleri ve toplumsal olumsuz etkileşimleri alevlendirmiş durumda. Eğitim-Sen gibi çeşitli sosyal grupların bu tür eylemlerde bulunması, mevcut siyasi atmosferin gerilimini artırıyor. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmalar, toplumsal barışın sağlanması ve güvenliğin tesis edilmesi açısından kritik bir öneme sahip. Yapılan açıklamalar ve alınacak hukuki önlemler, ilerleyen süreçte toplumsal olayların seyri açısından belirleyici bir rol oynayabilir.
